Yanlış duymadınız, yanlış okumadınız. Başakşehir'de HDP-CHP İttifakı projesi ilk adımını atıyor.
|
HDP, ülkenin doğu ve güneydoğu bölgelerinin büyük kısmını kapsayan abluka patentli kaos ortamının, oluşan hareketli atmosferde yaşamını yitiren sivil halkların ve coğrafyanın geleceğini tehdit eden savaş karanlıklarının son bulması için ''İnsanlar ölmesin, barış hemen şimdi'' sloganıyla yeni bir demokrasi hamlesi başlatıyor.
Barış talebinin Başakşehir ayağı, HDP Başakşehir İlçe Başkanı Seyithan Kırmızı'nın CHP Başakşehir İlçe Başkanı Özgür Karabat ile yapacağı müzakere toplantısı ile perdelerini açıyor.
Diyarbakır, Mardin, Şırnak, Hakkari başta olmak üzere bir çok il, ilçe ve köyde ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının, Kürt halkı üzerinde uygulanan baskı ve asimilasyon politikalarının ele alınacağı buluşmada, Başakşehir ilçesi genelinde izlenecek demokrasi tavrının, sol sosyalist hareketler programının ana unsurlarının gündem yaratacağı tahmin ediliyor.
Özgür Karabat'tan önce bilgisine ulaştığımız bu önemli girişimin, ilk görüşmelerin ardından, Başakşehir'deki sol dinamiklerle dayanışma yapacağı ve Akp'nin iç politikadaki gerginlik çizgisine karşı bir demokrasi bloğu oluşturulacağı öngörülüyor.
Kürsüye taşıdığı her söylevde, devrimci kimliğini, sosyalist benliğini ve halkların kardeşliği fikrini savunan Özgür Karabat'ın ilk kez sınav vereceği sosyalist yaşam pratiğinde hangi renkte bir lider imajı üstleneceği merakla bekleniyor. Kürt meselesi konusunda öteden beri çekimser tutum ortaya koyan, çözümün parlamento çatısı altında yorumlanmasını ilke sayan ve savaş tezkeresine verdiği ''Evet'' oyuyla Akp'yle aynı kulvarda saf tutan CHP genel politikasının, Başakşehir barış hareketinde benzer bir algıyla mı yol alacağı, yoksa var olan tüm ön yargıları kırarak sol sosyalist merkezin aksiyonlarına destek mi katacağı şimdiden tartışılıyor.
Gelelim CHP kanadına. Sayın ilçe başkanı 06 Aralık kongre zaferinin ardından, ilçedeki temel görevlerini unutup 2019 yılı milletvekili Özgür Karabat döngüsüne fazla sarınca hata üstüne hata yaptı.
Başakşehir için tüketmesi gereken enerjisini ve kıymetli vaktini, il kongre kulislerine ve kurultay ön hazırlık faaliyetlerine yoğunlaştırdı. Delegenin güveniyle oynadı. İlçe, kontrolsüz, üretimsiz ve niteliksiz kaldı.
Birbirine yapı yabancılığı gösteren on altı kişilik ilçe yönetim kurulunda bas bas bağıran doku uyumsuzluğu, Karabat'ın seçim tercihindeki aceleciliğinin sırıtan tarafıydı.
Yaş ortalaması tartışma konusu olan ve Deniz Demirel dışında emekliler lokalini andıran kadronun Akp'yi yenebilme ihtimali, tatlı rüyanın imkansızlığını haykırdı.
Kişisel facebook hesabından ''Kamer Genç aramızdan ayrıldı'' mesajı yayınlayıp, Amerika'da pankreas kanseri tedavisi gören 75 yaşındaki siyasetçiyi sosyal medyada öldüren Özgür Karabat, ikinci büyük gafını daha önemli bir platforma sakladı. ''17-25 Aralık Yolsuzlukla Mücadele Haftası'nda Akp'nin yolsuzlukları ile mücadele ediyoruz'' pankartlarını Başakşehir'in dört bir yanına astıran saygıdeğer ilçe başkanı, sözü edilen zaman dilimi arasında tek bir tepki eylemi dahi düzenlemeyerek, klavye yiğitliği ile olayı geçiştireceğini zannederek kitle beklentilerini şimdiden sıfırladı.
Gelelim son ve en önemli noktaya;
Gazeteciler beyinlerine örgü dokuyan fikriyatı kaleme dökerken, özet yaşanmışlıkları, var olan durumları ve sözü edilen varsayımları harman yapar. Gerçek ve gerçek dışılığı, samimiyet ve doğruluk yaklaşımlarını, beceriyi ya da kapasite zaaflarını geniş zeminde detayıyla yorumlar.
Siyasi statü almış yöneticilerin görev, yetki ve sorumluluklarının hangi uygulamalarla rasyonele ulaştığına aşırı zihin yorar. Tüm bu süreçleri dürüstlük, adalet ve vicdan terazisine yatırıp yoldaş kelimelerine sırtlar.
Şundan para aldı da böyle yazıyor, bundan nemalandı da şöyle oluyor gibi terbiyesiz kanaat ve eleştirilere kulak tıkar. Gün gelir hesabını sorar, gün gelir hesabı kendi yazar.
İnsan kişiliğiyle, şerefiyle, kalitesiyle, haysiyetiyle ilgili konuşmak tüm dostane duygulara ağır hasar yapar.
Dil bildiğini kuşanır, yürek cesaretiyle yaşar.
Saygılarımla...
|