GEZİ ANISINA MüCADELE RUHUYLA
Tam bir yıl önce Taksim'in orta yerinde başlayan, devrim ateşi ve özgürlük tutkusuyla binlerce insanın yüreğine akan, sistem destekli faşist saldırılara, diktatörlük ruhuyla iyice çılıgınlaşan insanlık dışı baskılara ve demokratik haklara yönelik vahşice ablukalara karşı cesur dayanışma cepheleri açan Gezi Ruhu, Esenkent'te düzenlenen programla yadedildi.
30 Mayıs Cuma akşamı, Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi'nde, Atatürkçü Düşünce Derneği Bahçeşehir Şubesi'nin evsahipliğinde organize edilen etkinliğe çok sayıda yurtsever katkı verdi.
YAĞMURA RAĞMEN
Akşam saatlerinde aniden başlayan sağanak yağmur programın coşkusunu engelleyemedi. Ellerinde şemsiyelerle, sırtlarında yağmurluk ve naylon poşetlerle yağmurdan korunmaya çalışan davetlilerin zor koşullar altında sergiledikleri inanç birlikteliği gecenin güzelliğinin en doğru resmiydi.
Atatürkçü Düşünce Derneği Bahçeşehir Şube Başkanı Serdar Bayraktar aşırı yağışa rağmen, konukları kapının önünde karşılama nezaketini gösterdi.
Gelen misafirlerle tek tek ilgilenen Bayraktar, gece boyunca şemsiye altına saklanmadan programı takip etti.
Kendisine ulaştırılan şemsiye çözümlerini davetlilere saygısızlık olabilir düşüncesiyle geri çeviren Bayraktar'ın bu tutumu örnek tavır olarak takdir edildi.
GüLGüN FEYMAN AYRICALIĞI
Programın sunuculuğunu üstlenen Gülgün Feyman büyük bölümü yağmurun ısrarıyla tamamlanan etkinlikte konuşmasını şemsiye altında gerçekleştirdi.
Açılışta günün anlam ve değerine yönelik görüşlerini açıklayan Feyman, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin Türkiye'nin her yerinde böylesine güzel organizasyonlara imza attığını söyleyerek, şube ayrımı yapmadan fırsat buldukça bu tür aktivitelere destek olduğunu ve bu durumdan gururlandığını dile getirdi.
Gülgün Feyman'ın sahneye davet ettiği ADD Bahçeşehir Şubesi Başkanı Serdar Bayraktar ise, konuklara hoşgeldin diyerek geceye destek verenlere teşekkür etti.
Gazeteci Mustafa Mutlu'nun özel sebepler yüzünden dahil olamadığı programda, bir önceki gün amcasını kaybeden Ozan Ali Kocakaya'nın gecikmesi nedeniyle sahne akışında ufak bir değişikliğe gidildi.
ADD, Eğitim-İş, TGB, 49/51, Aydınlık, Ulusal Kanal ve Yön Radyo'nun emek birliğiyle gerçekleşen programa İşçi Partisi Genel Başkanı çağdaş Cengiz, TGB Eski Başkanı ve Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İlker Yücel, Başlangıç Belgesel'inin Yönetmeni Serkan Koç güç verdi.
BOĞAZİçİ CAZ KOROSU ŞAHANELER ORDUSU
Masis Aram Gözbek'in yönetimindeki Boğaziçi Caz Korosu birbirinden müthiş eserlerle Gezi Parkı direnişinin gönüllerdeki yerini bir kez daha ödüllendirdi.
çağdaş müzik ve folklor kategorilerinde Dünya Şampiyonu, karma müzikler kategorisinde ise Dünya İkincisi olan topluluk, enerjik, sevimli ve dinamik tarzlarıyla izleyenleri büyüledi. Ritmik müzikleri başarılı geçişlerle yeniden biçimlendiren müzik anlayışını gayet uyumlu bir sahne performansı ile buluşturan koro, bazı parçaların izleyiciyle birlikte söylenebilmesi için, sahne arkasında şarkı sözü linki verdi. Büyük alkış alan genç koronun eserlerini devamlı yağan yağmur altında söylemesi ve en ufak bir deformasyon göstermemesi davetlilerin gönüllerini fethetti. ''Heryer Taksim, heryer direniş'', ''Direne direne kazanacağız'', ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'', ''Bu daha başlangıç, mücadeleye devam'', ''Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz'' sloganları yeri göğü titretti.
ALİ KOCAKAYA'DAN BüYüK FEDAKARLIK
Boğaziçi Caz Korosu'nun ardından Ozan Ali Kocakaya sahneye geldi.
Bir gün önce amcası vefat eden Kocakaya'nın, bu acısına rağmen programda yer alması, büyük bir özveri ve duyarlılık olarak nitelendirildi.
İki türkü ile Gezi Direnişi'ne selam gönderen ozanın şu sözleri çok önemliydi;
''Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Haziran direnişimiz artık tarihin sayfalarında yerini almış durumda. Ben bir gün önce amcamı kaybettim. Buraya gelmek yönünde ciddi bir sorumluluk hissediyordum. O acıya rağmen burada sizlerle birarada olabilmenin gerekliliği herşeyden daha önemliydi. çünkü bu şanlı mücadelede bir kişinin bile çok önemi var. Şu anda buradayım ve vicdanen çok rahatım. Bazılarının beğenmediği, elinin tersiyle ittiği Gezi Parkı direnişi bizler için büyük devrimin ilk adımıdır. Lünpen, bilgisayar bağımlısı, pasif diye tanımladığımız 80 li 90 lı kuşakların neler başarabildiğini gördük. Halkı yok sayanlara anlamlı b