Başakşehir Belediye Başkanı ve AKP Başakşehir Belediye Başkan Adayı Mevlüt Uysal'ın '' 08 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü çiçek Organizasyonu '' hüsranla ve vicdan azabıyla sonuçlandı.
Yaklaşık üçgündür süren '' çiçek Kaosu '' partiler arası siyasi diplomasi savaşına dönerken bizim yüreğimizde açılan yara daha başka anlamlar taşımaktaydı.
Ne o partinin adayının seçim tanıtımındaki tatlısu kurnazlığı, ne diğer adaylara yaşatılan demokrasi haksızlığı, ne de etik ahlaka sığmayan usul ayıbı bizi çok fazla bağlamamaktaydı.
İşin resmi tarafı, hukuki süreçteki kanun-mevzuat-yönetmelik esaslarının getireceği yorumla alakalıydı.
Gazeteci olarak bizleri ilgilendiren asıl özne seçim propaganda malzemesi olarak seçilen çiçeklerin '' YAŞAM HAKKI '' nın hiçe sayılarak, üçgündür yarı mahzen bir ortamda, çalışanların üşümemesi için sonuna kadar açılan ısıtıcıların ve klimaların acımasız kimyasal tahribatı altında, özbakımlarına dikkat edilmeden yapılan vahşi uygulamaların hoyratlığında, yaşama küsmelerinin dramı ve yangından mal kaçırırcasına araçlara balık istifi yüklenirken minik canlarını korumak uğruna verdikleri sessiz mücadelenin fotoğraflarıydı.
Parola Bahçeşehir Gazetesi olarak bu insanlık suçuna imza atanları kınıyor, işbirliği yapanları ayıplıyor, dahil olanlara sitem ediyor ve oy uğruna yapılan bu çİçEK KATLİAMINI lanetliyoruz.
Göreve geldiği 2009 yılından bugüne Başakşehir'de yapı yoğunluğunu iki katına çıkaran Sayın Mevlüt Uysal'ın doğaya, çiçeklere, bitkilere karşı beliren bu ani sevgisini ve yoğun ilgisini de samimi görmediğimizi de açıkça ifade ediyoruz.
BİZBİZE DİZDİZE
Basın açıklaması saat 13.00'te başlayacaktı.
Ancak canlı olarak izlenen gelişmelerin sıcak atmosfere doğru yelken açması açıklamayı bir saat kadar geriye attı.
Basın emekçisi kardeşimiz Mehmet Hammutoğlu sağ gözünde beliren ciddi enfeksiyona ve göz beyazına oturan yoğun kanlanmaya rağmen görev başındaydı.
Parola Bahçeşehir Gazetesi baştan itibaren zaten olayın emek-proleterya tarafındaydı.
Konu CHP'den reklam-ilan istemeye geldiğinde kapı önlerinde cingöz kuyruklar oluşturan, kahvaltı daveti olduğunda evsahiplerinden önce masaya kurulan, klavye kahramanlıklarında pişkin ustalıklara soyunan bazı meslekdaşlarımız iş gerçek gazeteciliğe geldiğinde maalesef mavi bulut formatındaydı.
Kazım özeren, Utku öztürk, Serdar Bayraktar ve Avukat özgür Parmaksız CHP'nin öncü takımıydı.
Zaman ilerledikçe gerginleşen ortama diğer partililerde katılacak ve yaşanan ciddi tartışmalara ve tehdit cümleleriyle gelişen fiziksel kabadayılıklara şahit olunacaktı.
İŞ BAŞA DüŞüYOR
çiçekçilik A.Ş çalışanları yemek molasına çıkınca iletişimin ilkadımı atıldı.
Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Hakan Zat, genç arkadaşların oluşturduğu kadroya yaklaştı ve abi-kardeş sohbeti kıvamında soruların yanıtlarını aldı.
----çocuklar kolay gelsin. Bize göre iş var mı, biz de çalışalım.
YOK ABİ, ZATEN BUGüN SON.
----Kaç gündür çalışıyorsunuz ki bugün son ? Sizi geçici olarak mı getirdiler ?
EVET ABİ. üçGüNDüR çALIŞIYORUZ. BİZ öĞRENCİYİZ. GüNLüK 50 LİRA YEVMİYE ALIYORUZ. YEMEK TE VERİYORLAR. GEçİCİ İŞ DİYELİM.
----Ortalama kaç kişi çalışıyor, siz 18 yaşından küçüksünüz herhalde ?
ABİ BİZ TOPLAMDA 160 KİŞİ KADARIZ. AMA, ARADA BİR BELEDİYE EKİPLERİ BAŞKA ELEMANLARDA GETİRİYOR. SüREKLİ ARAçLAR GİDİP GELİYOR O NEDENLE BİZ SADECE İŞİMİZE BAKARIZ.
çOĞUMUZ 18 YAŞ ALTINDA. NE YAPALIM EKMEK PARASI ?
KUMANYA GELİYOR