EMİNE GÜLİZAR EMECAN CHP İstanbul milletvekili
Corona virüsü salgınının yaşamsal etkileri, devletin ekonomik tedbirleri ve başlatılan dayanışma kampanyaları üzerine bir basın açıklaması yayınladı.
|
ERDOĞAN DESTEK DEĞİL
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, böylesine önemli ve kritik bir süreçte, sosyal devlet anlayışını öne çıkaracağı yerde, vatandaştan para isteyerek, onlara destek olmadığını göstermiştir. İnsanımızı daha da zor günler beklemektedir.
EVDE KAL AÇ KAL
Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) en fazla ücretli çalışanları etkileyecek gibi görünüyor. Her gün, evlerine ekmek götürmek zorunda olan milyonlarca ücretli çalışana "Evde Kal" demek, aynı zamanda o insanlara ve bakmak zorunda oldukları ailelerine "Aç Kal" demektir.
KRİZ ÇOK YÖNLÜ
İş yerleri kapanmadığı sürece, emekçilerimizin, işçilerimizin sağlığı tehlike altındadır.
Yasa gereği onları denetlemekle sorumlu olan İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanları da riskin parçasıdır.
Her gün birçok işyerinde denetim yapmak zorunda olan İSG uzmanları, yeterli sağlık tedbiri alınmamış koşullarda, sosyal ve fiziksel mesafe kurallarından yoksun çalışmak zorunda kalmaktadır. Salgına yakalanma ve yayma olasılıkları tehlikeye açıktır.
ESNEK ÇALIŞMA ÇÖZÜM DEĞİL
Birçok sektör, esnek çalışma düzenine geçmesine karşın özellikle inşaat sektörü, şantiyeler çalışmaya aynı hızla devam etmektedir. Güvenceli, güvencesiz sayıları milyona erişen inşaat işçisi, saha mühendisleri, teknikerler ve İSG uzmanları, aciliyetini bir türlü anlayamadığımız şantiyelerde doğru düzgün önlemler alınmadan çalışmaya devam etmektedir.
YASA NE DİYOR?
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 13. maddesi gereğince işverenler, iş yerlerinde çalışanların sağlığını korumak için gerekli tedbirleri almak zorundadır. Yaşanan koronavirüs salgını nedeniyle tehlike altında olan işçiler, işyerlerinde iş sağlığı kurulu varsa bu kuruldan, yoksa işverenden gerekli tedbirlerin sağlanmasını talep etme hakkına sahiptir. Kanunda açıkça belirtildiği üzere gerekli tedbirler alınmadığı takdirde, çalışanların çalışmaktan kaçınma hakları vardır. Bu süre içerisinde, ücret ve iş sözleşmelerinden doğan diğer hakları saklıdır. Ancak işçilerimiz, arkalarında devletin gücünü bulamadıkları için, işten atılma korkusuyla, haklarını kullanamamaktadır.
EMEKÇİ ZORDA
Sendikalar sürecin hassasiyetine bağlı olarak temsil ettikleri işçiler adına gerekli çağrıyı yapmıştır.
Çağrı, iktidar tarafından dikkate alınmalıdır.
Çalışanlar, işçiler, devlete güvenmeme konusunda haklıdır.
Devlet gücünü elinde bulunduran Cumhurbaşkanı Erdoğan, başlatmış olduğu bağış kampanyasıyla bu tezi kanıtlamıştır.
IBAN üzerinden vatandaştan para isteyerek, çalışana, yoksula devletin yeterli ekonomik güce sahip olmadığını ispatlamıştır.
BLOKE HUKUKSUZDUR
CHP’li belediyelerin bağış hesaplarına kanuna aykırı bir şekilde bloke konulmuştur. Bu yolla, hem belediyelerin vatandaşa yardım etmesine engel olmaya çalışılmakta, hem de toplum daha da kutuplaştırılmaktadır.
ÇAĞRIMIZDIR
İktidarın sorumlularını, ülkemizde hızla yayılmakta olan koronavirüs salgınına karşı gerekenleri yapmaya davet ediyoruz.
Hiçbir acil durum içermemesine rağmen, çalışan şantiyelerde faaliyetlerin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
İşveren, bu koşullarda dahi iş üretmeye devam eden çalışanların sağlık kontrol kriterlerini eksiksiz yerine getirmek zorundadır.
İlgili süreçler sıkı denetime tabi tutulmalıdır.
Böylece virüsün yayılımı yavaşlatılacak ve güç şartlar altında görevini yapmaya çaba gösteren sağlık çalışanlarının yükü hafifletilmiş olacaktır.
Hükümet, sosyal devlet olma gereklerini yerine getirmeli, işten çıkarmalar yasaklanmalı, işini kaybedenlere salgın riski geçinceye kadar insanca yaşam desteği sağlanmalı, bu süreçte zorunlu olan elektrik, su, ısınma gibi faturalar devlet tarafından karşılanmalı, vergi ve banka kredi ödemeleri ertelenmelidir.
Tüm bunlar, milletten para toplayarak değil, devletin kendi kaynakları ile sağlanmalıdır. Muhalefete kulak verirlerse, kaynağın neler olduğunu söyleriz.
|