Yaşlılarımıza saygıyı büyüterek, büyüklerimize hürmet ederek, onları ilgilendiren bazı gerçekleri dile getirerek bir takım tespitlerde bulunacağım.
Türkiye’de güncel yasa ve mevzuatlar gereği 65 yaş üzeri vatandaşların durumları bazı prosedürlere bağlıdır.
65 yaşını geçmiş yurttaş bir satış yapacaksa, noterler, tapu daireleri, akli dengesinin yerinde olduğuna dair resmî sağlık raporu talep eder.
Şahıs okur yazar değil ise 2 şahit ister.
Yani, kendisine ait evi, arsayı, aracı satarken dahi bir takım hukuki kulvarlardan geçmek zorundadır.
İŞ SİYASETE GELİNCE
Aynı 65 yaş, siyasette görev almaya soyunduğunda, il, ilçe, ülke yönetmeye talip olduğunda, ev araç satarken yaşadığı kriter menüsünün hiçbirisine muhatap olmaz.
Maddi gücüne, kitlesine, popülaritesine, partisine kazandırması muhtemel oy yüzdesine bakılır.
Aynayı terse çevirdiğimizde, 65 yaş üzeri insanları seçmen rolüyle değerlendirdiğimizde tablo farklı olmayacaktır.
Tek bir oy pusulasının dahi kritik öneme sahip olduğu seçim atmosferinde, oy kullanan 65 üzeri grup, normal seçmen kategorisinde mütalaa edilerek oy havuzunda eşit değerde yer bulmaktadır.
FEDAKARLIK BAŞTACI
Yaşarken dertleri sorulmayan, hayatın tüm zorluklarını hücre hücre bünyesinde taşıyan yaşlılarımız, çocuklarının, torunlarının desteğiyle okul koridorlarına getirilip oy kullanmaktadır.
Çoğu kez hangi partiye, hangi adaya oy verdiğini bile bilmeden, oy kabininde mühürü vurmaktadır.
Annem Bahar hanım 85 yaşında.
Yaklaşık bir sene önce kalça kemiği kırıldı.
Durumu çok acil olmasına rağmen, devlet hastanesinde ameliyat yaptırana kadar çekmediğimiz cefa kalmadı.
Bahar hanım bu yaşına kadar hiç aksatmadan vatandaşlık görevini yerine getirdi.
Oyunu kullandı, vazifesini yaptı.
Bahar hanım gibi milyonlarca yaşlımız, onca dertlerine rağmen insani sorumluluklarını unutmadı.
Annem, babamdan kalma Bağkur emekli maaşı alıyor. Son zamlarla beraber eline geçen 2 bin lira civarında para.
Milyonlarca emekli 5.500 liraya mahkum bırakılmış. Eyt’liler dünü sineye çekmiş, yarına umut bağlamış.
Bu insanlar yıllarca ekonomik krizlere, buhranlara, sıkıntılara göğüs germişler.
Ağır koşullara, sömürüye rağmen, yurtseverlik bilincinden gram eksilmemişler.
Yaşlılarımızın oyunu alana kadar her türlü sahte davranışı ortaya koyan, samimiyetsizliği tavan yapan siyasiler, mevsimler boyu onların hakkını gasp etmiş.
Rahat yaşam şansı vermemiş.
Siyasiler kul hakkı yemiş, yaşlılarımız gözyaşlarını yüreklerine işlemiş.
Bu devranın böyle gitmeyeceği çok açık.
Hayatın ustalarına reva görülen saygısızlık, emeğe ve değerlere yapılan en büyük haksızlık.