8 Mart 1980 günü, Fatsa’ya polisiye operasyon düzenlendi.
Çok sayıda ev basıldı.
Mart’ın 22’sinde, İzmit’te,
#DİSK tarafından
“İşçi Kıyımına, Zamlara, Pahalılığa, Sürgünlere, Anti-Demokratik Baskı ve Uygulamalara, Faşist Saldırılara Karşı Demokrasi Mitingi” organize edildi.
Çorum’da faşist kadrolaşma tamamlanıyordu.
Tunceli’de olaylara neden olan Nail Bozkurt, Çorum’a Emniyet Müdürü olarak atandı.
Faruk Sükan’ın bacanağı Rafet Üçelli’nin vali olduğu ilin Milli Eğitim Müdürlüğü’ne de MHP eğilimli bir militan olarak bilinen
#FethiKatar getirildi.
Çorum Emniyeti’nde görev yapan Pol-Der üyesi demokrat polisler sürgüne gönderilirken, yerlerine Pol-Bir’li militan polisler yerleştirildi. 25 Mart’ta, Çorum’un Alaca ilçesinde CHP’li bir şoför öldürüldü.
PROVOKASYON TUZAĞI
6 Nisan günü, Korutürk’ün görev süresi doldu. Aday belirlenemediği için yerine vekâleten Senato Başkanı AP’li
#İhsanSabriÇağlayangil atandı.
Nisanın 10’unda, Türkeş televizyonda yayımlanan bir demecinde
#ÜmitKaftancıoğlu’nu hedef göstererek, “MHP’lilere dönük yalan ve iftira kampanyasını, CHP’li yöneticilerle birlikte komünist bir yazarın, bir senaryo halinde sahneye koyarak bazı gazeteleri âlet ettiklerini” söyledi.
Aynı gün AP cumhurbaşkanlığı için Sadettin Bilgiç’i aday gösterdi.
İzleyen gün, İstanbul’da, araştırmacı-yazar
Ümit Kaftancıoğlu öldürüldü.
ÜMİT KAFTANCIOĞLU
Gazeteci, yazar ve radyo programcısı Ümit Kaftancıoğlu, 12 Eylül öncesinin kurbanlarındandır.
11 Nisan 1980’de kızının gözleri önünde öldürülen Ümit Kaftancıoğlu’ndan geriye öykü, roman, derleme ve röportaj çalışmaları kaldı.
Yoksul bir ailenin çocuğuydu.
1935 yılında Kars’ın Hanak ilçesine bağlı Saskara köyünde doğdu.
Köydeki ilkokul eğitiminin ardından, o dönem köy çocukları için tek kurtuluş yolu olan Köy Enstitüsü'ne adım attı.
Cılavuz Köy Enstitüsü’nü bitirip öğretmen oldu. Köy Enstitüsü yıllarını anlattığı Dönemeç adlı öykü kitabıyla 1970 yılında
#TRT Büyük Ödülü’nü kazandı.
Kaftancıoğlu, enstitüyü bitirdikten sonra 3 yıl ilkokul öğretmenliği yaptı.
Ardından yükseköğrenime devam etti. Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü’nü bitirdi.
Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra TRT’nin açtığı sınavı kazandı ve yeni bir dünyaya adım attı. TRT İstanbul Radyosu’nda “Av Bizim Avlak Bizim”, “Dilden Dile”, “Günden Güne”, “Yurdun Dört Bucağından”, “Köy Odası”, “Türk Halk Masalları” gibi programlarla halk kültürünü, halk âşıklarını, halkın sıkıntılarını mikrofona taşıdı. “Beyin Göçü” programında Türk vatandaşlarının yurt dışına gidip geri dönmek istememelerinin nedenlerini araştırdı. “Öğretmen ve Eğitimin Sorunları” programı ile de eğitime ışık tuttu. Özellikle “Dilden Dile” isimli yapım, yayımlandığı dönemde büyük ilgi görüyordu.
70’Lİ YILLARDA GAZETECİLİK
1970’li yıllar Türkiye’de siyasi ortamın gerildiği, siyasi cinayetlerin birbirini takip ettiği yıllardı. Bu dönemdeki siyasi suikastlardan birinin kurbanı, Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil’di.
7 Aralık 1979’da öldürülen Tütengil’in 9 Aralık’taki cenazesinde olaylar çıktı.
Ümit Kaftancıoğlu da bu cenaze törenindeydi. Polis, Şişli’deki törenin ardından yürümek isteyen öğretim üyelerine sert müdahalede bulundu. Törene alınmayan bir grup öğrenci ile polis arasında da çatışma çıktı.
Olaylarda bir kişi hayatını kaybetti, 13 kişi yaralandı. Yaralananlardan biri de Ümit Kaftancıoğlu idi.
23 Ocak 1979’da yayımlanan bir haberde Ümit Kaftancıoğlu’nun hazırladığı, ülke ekonomisinin ve sorunlarının da işlendiği “Öğle Üzeri” programından yedisinin denetimden onay alamadığı için yayımlanamadığı belirtiliyordu.
Reddedilen programların yerine Ümit Kaftancıoğlu yeni programlar hazırlamıştı.
Ancak, bundan böyle hazırlayacağı programların yalnızca müzik içermesi istenmişti. Daha sonra programın yapımcılığından alındı.
Ardından da bir gazetede çıkan röportajı nedeniyle kendisine kınama cezası verildi.
Saldırı haberlerinin art arda geldiği o günlerde, ölüm tehditleri alıyordu.
Eşi koruma için başvurmasını söylediğinde “Beni kim koruyacak?” yanıtını vermişti.
Çok geçmeden saldırı haberlerini veren gazetelerin sütunlarında, Ümit Kaftancıoğlu’nun da adı görüldü.
PUSUDA ÖLMEK
11 Nisan 1980 sabahı Ümit Kaftancıoğlu, her sabah olduğu gibi 13 yaşındaki kızı Pınar’ı okula bırakmak için Mecidiyeköy Ortaklar Caddesi Ünsal Sokak’taki evinden çıkmıştı. Kızıyla arabaya yürüdü.
Nurcan Kaftancıoğlu, kızının beslenme çantasına elma koyup koymadığını hatırlayamayınca, babasının peşinden giden Pınar’ı eve çağırdı.
Geri dönüp annesiyle konuşan Pınar Kaftancıoğlu babasının yanına giderken, iki kişi Ümit Kaftancıoğlu’na yaklaştı ve art arda ateş etmeye başladı.
Ümit Kaftancıoğlu, kızının gözleri önünde 5 yerinden vurulmuştu.
Saldırganlar daha sonra çalıntı olduğu anlaşılacak lacivert bir otomobille olay yerinden uzaklaştı.
Hastaneye kaldırılan Ümit Kaftancıoğlu yaşamını yitirdi.
ORTALIK KARIŞINCA
#CHP, Nisanın 14’ünde, 12 Mart Cuntasının üyelerinden Muhsin Batur’u cumhurbaşkanlığına aday gösterdi.
23 Nisan günü, Tarsus’ta, ilaç almaya giden bir kızın Adana-Mersin karayolundan karşıya geçerken kamyon altında kalarak ölmesi, toplumsal bir olayın başlangıcı oldu.
Güvenli geçiş olanakları yaratılamadığı için aynı noktada geçmiş yıllarda, 24 kişi ezilerek ölmüştü. 25. ölüm olayı büyük bir tepkiye yol açtı. Yaklaşık 1500 kişi barikatlar kurarak yolu trafiğe kapattı.
Takviye alan jandarma kuvveti, eylem yapmakta olan kalabalığı kuşattı.
Yolun trafiğe açılması için tartışmalar sürerken bir subayın verdiği emirle kalabalık üzerine ateş açıldı.
3’ü çocuk, 1’i ihtiyar olmak üzere 10 kişi öldü; 21’i ağır 300 kişi yaralandı.
Nisanın 29’unda, sağlık kolejleri ve yatılı lise sınavlarına girmek için Ordu’ya gelen 280 Fatsalı öğrenci, dövülerek kovuldu ve sınava girmek olanağını bulamadı.
1 MAYIS GERİLİMİ
Ayın son günü ise DİSK, 1 Mayıs’ın kutlanması için Türkiye’nin her yerinin, “1 Mayıs Alanı” olarak algılanması çağrısını yaptı.
İstanbul, Ankara, İzmir, Trabzon, Bitlis ve Mersin’de DİSK önderliğinde kutlanmasına karar verildiğini açıkladı.
Aslında nisanın ikinci yarısında DİSK ve üye sendikalara yoğun baskılar başlamıştı bile.
Bu kapsamda, Ankara’da Dev Maden-Sen ve Yeni Haber-İş sendikaları mühürlendi.
İstanbul’da Gıda-İş arandı.
CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Sakarya Mitingi’nde işçileri, 1 Mayıs toplantılarına katılmamaya çağırdı.
Buna karşın DİSK Yürütme Kurulu kararına uyan DİSK üyesi işçiler, 30 Nisan 1980 günü, değişik sürelerle iş bırakarak 1 Mayıs konusundaki kararlılıklarını sergiledi.
Eylemler üzerine yurt düzeyinde 515 DİSK üyesi gözaltına alındı.