.
 

Köşe Yazarları
  Yorum Yap     Arkadaşına Gönder     Yazdır
     
ebruöztürkepilepsiveyaşamderneğikurucubaşkanızerparoladergisiparolabahçeşehirgazetesibahçeşehirhakanzat

SİVİL TOPLUM KAVRAMI

Türkiye'de sivil toplum yaklaşımları.
Merhabalar.
Ben Ebru ÖZTÜRK.
20 yıldır ülkemizdeki 950.000 epilepsiliyi gönüllü yöneten; insan ilişkileri, satış-pazarlama eğitimleri üzerine uzmanlaşmış bir arkadaşınızım.
Ülkemizde derslere göre sözlükleri 133 eser olarak ayırmış 19 yıllık emekle hazırlamış sosyal girişimci eğitmenim.
Bilgileri sizinle paylaşarak, talep ve eleştirilerle kendimi geliştirerek, elimden geldiğince bilgiyi yaymaya çalışacağım.
TANIMLAR VE ANLAMLAR
Sivil toplum kavramının her geçen gün biraz daha yüksek sesle duyulduğunu gözlemlemekteyiz.
‘Dernekler Masası Genel Müdürlüğü’’ isminin,
3 Eylül 2018’de ‘Sivil Toplum Genel Müdürlüğü’ olarak değiştirilmesi bunun en büyük göstergesi.
Peki; nedir sivil toplum?
Sivil toplum örgütü nedir?
Hangi amaçla kurulur?
Yöneticiler kimlerdir?
Ne gibi yetkileri vardır?
Sosyal sorumluluk nedir?
Bu konulara beraber bakalım.
KAMUSAL SORUMLULUK
Sivil toplum, siyasi mekanizmadan ve iş dünyasından ayrı, toplumsal amaç için bir araya gelen, doğru olduğuna inanılan konuyu savunan, bağımsız grup anlamına geliyor.
Sivil toplum örgütleri ise, dernek, vakıf, kooperatif, platform, sendika kurumlarının genel adı olarak anılıyor.
Amaç; siyasi, etnik ve kişisel amaçları bir kenara bırakarak; toplumsal yaşamı bir basamak daha üste taşımak için, kendi dalında yaşanan sorunları, önerileri, eleştirileri, tavsiyeleri kamuoyuna sözlü, işitsel ve görsel şekilde sunmak.
Genel kurulda seçilen üyelerden meydana gelen, başkan, başkan yardımcısı, sayman, yazman (yazıcı) ve üyelerden teşkil bir yapı.
Yöneticiler dernek içinde kendi biriminden sorumlu. Başkan ise kamuoyuna karşı sorumlu.
Sosyal sorumluluk ise, kişisel veya kurumsal çıkarlar.yerine, toplumsal faydaya odaklı çalışmalar bütünü.
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE DURUM
Bir de Türkiye ve gelişmiş ülkeler açısından STK’lara bakalım.
Devletin kurumu olan Sivil Toplum Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 100.930 aktif, 213.505 feshedilen olmak üzere, toplam 314.435 STK var.
STK’ların kurulması çok kolay.
Gerrçekten sosyal sorumluluk için kurulan STK’ların işletilmesi çok zor.
Örneğin seçimler için belediyelerin kurduğu, tanıtım için şirketlerin kurduğu, satış için kişilerin kurduğu STK olabileceği gibi, çıkar amacı gütmeyen, gerçekten sosyal sorumluluk sahibi kişilerin, kâr, tanıtım, satışı kenara koyarak, kendi konusunun topluma duyulması için çalışmalar yapan, bu konuda hem sorunu yaşayan, hem de sorunun çözümü konusunda bilgi sahibi olan kişileri bir araya getirerek; kamuoyu oluşturan STK yapıları da var.
ÖNE ÇIKAN SORUNLAR
Derneğin kirası, vergi dairesine ödenen tutar, muhasebeciye ödenen tutarlar masraf kalemleridir.
Faaliyetler için hazırlanacak afişler, dergiler, broşürler, düzenlenen seminer-sempozyum gibi etkinlikler, ulaşım giderleri, ağırlama ekstra giderlerdir.
Çok iyi destek alan kurumlar var. B
Bu kurumlar genellikle bilinen kişiler tarafından kurulan ve medyayı çok güzel kullanabilen, bu nedenle varlıklı kişilerden gelen paraların akışının olduğu kurumlar.
Bazıları ise uluslararası STK’ların Türkiye ayağıdır.
Yurtdışı destekler sağlamdır.
Bir de sosyal sorumluluk sahibi olmasına karşın; desteksiz yürüyen; yürümeye çalışan; yürüyemeyip yoldan ayrılmak zorunda kalan STK vardır.
DESTEK EMEKTEN GELİR
Desteksiz yürüyen STK konusunu ele alalım…
Derneğin kuruluşu, yeni yürüyen çocuk misali ayakta durmaya çalışan kuruma benzer.
İlk etapta dengeyi sağlarsanız, yürür, koşar, atlar ve sonra sizi ileri taşır.
Aksi olursa yürüyemez.
Nasıl yol alması gerektiğini öğrenemeden tekrar düşer.
Sosyal çalışmalar konusunda, gelişmiş ülkeler çok başarılıdır.
Gerçekten sosyal sorumluluk için yola çıkan kurumlar desteklenince, devletin yükü azalır!
Bir örnek verelim…
Epilepsi gibi engel, öğrenci gibi sosyal, sendika gibi hak savunusu için kurulan bir kurum, kendi şemsiyesi altında olanları korur.
Onlara haklarını öğretir.
Bilinçlendirir.
Özgüvenlerini destekler, yeteneklerini geliştirir.
Gönüllülük esası ile faaliyet verir.
Devletin iş yükünü azaltır.
GERÇEĞİ GÖREBİLMEK
Devletin elini rahatlatan ancak tutunacak dalı olmayan STK, kamudan destek alması gereken ilk kurumdur!
Sesimizi duymayanlar, görmemezlikten gelenler varken, AB sorunu fark etti.
2023 yılı Ekim ayında yapılan toplantıda ‘Türkiye’de STK-Belediye İşbirliği’ konusu gündeme geldi.
Proje başlatıldı.
Bakmak ile görmek; duymak ile dinlemek çok farklı şeyler!
YILLAR TECRÜBE GETİRDİ
2017 senesinde, TBMM’ye epilepsililer için 2 yönetmelik tasarı önerisi vermiştik.
Geçmesi için çalışmalar yapıyorduk.
Ama ulusal basın sesimizi ne yazık ki duymuyordu.
Tanınmış bir dernek olan Türkiye Sakatlar Derneği bizi fark etti. 2018’de kadın kolları grubunu oluşturmamız istendi.
Gönüllü olarak 62 şube ve 3 temsilciliğini, bizim grubumuz olan 19 temsilci ile birleştirip örgütleyecektim ama tek şartım vardı;
Dünya Epilepsi Günü'nde tüm noktalarda etkinlik olması.
Tüm görevin yerine getirilmesi şartıyla, yetki verileceği söylenildi.
Derneğin köklü, kitlenin geniş olması, hem de basının büyük derneğe daha duyarlı davranmasından dolayı, 2019 yılı Şubat ayında ülke genelinde çok büyük bir ses geldi.
Tüm bunlara rağmen epilepsililer için kurulmuş derneğe ekonomik destek veren kurum olmadığı için yedinci yılın sonunda,
2019’da artık kapanmıştı.
Dünya Epilepsi Derneği’ne (International Bureau of Epilepsy) etkinliklerin çıktılarını gönderiyoruz.
'Artık yıllık ödemeyi yapamayacağız, Türkiye’yi IBE’den çıkarın’ dedik.
Cevap; ‘Hayır güzel etkinlikler yapıyorsunuz. Ödeyemeseniz de paranız olana kadar ödemeden üye olarak kalabilirsiniz.
Başarılı olduğunuz için 164 ülke arasından ilk 3’e seçildiniz.’ oldu. Ülkemizdeki STK yaklaşımı ile gelişmiş ülkelerdeki STK yaklaşımına küçük bir örnek olsun istedim.
Sivil toplum, az kişi ile çok etki yapan kurumlarda buluşanların ikinci evidir. Kişisel değil, toplumsal destek amaç içerir.
Dünya Türkleri Bilim ve Teknoloji Derneği olarak, adımızdan da anlaşılacağı gibi, toplumda bilgi, teknoloji, kazanç, güvenilirlik, duyulabilirlik, görülebilirlik sağlayacağız.
Sun Tzu’nun dediği gibi ’güç kuvvetli yayın gerilişine, karar vermek ise okun atılışına benzer.’
Gücümüzü sizden alıyoruz.
Doğru yöne yürümeye yorulmadan devam ediyoruz.
Sevgiler...
Ebru ÖZTÜRK
Epilepsi ve Yaşam Derneği Başkanı
ZerparolaHaber Köşe Yazarı
 
Yorumlar
Yorum Yap






Bu habere henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yap'a tıklayarak ilk yorumu sen yapabilirsin.









 
 
 
KÖŞE YAZARLARI
İbrahim Dinç
Bizlik Haller
Erol Turan
Tecrit İnsanlık Suçudur
Esat Korkmaz
Maraş Katliamı
Ebru Öztürk
Mor Gün
Şirvan Yücel
Merak Dedikleri
Hakan Zat
Başakşehir
POPÜLER HABERLER
SOĞUK HAVALARA ...
ŞELALE’DE GİZLİ...
TECRİT İNSANLIK...
DEVRİMCİ BOYUN ...
(Miracın Kutlu ...
EPİLEPSİ FARKIN...
TÜRK DİLİNE AÇI...
KENT ASALAKLARI
VARLIK OLMAK Hİ...
Tümü
SON HABERLER
BAŞAKŞEHİR HAK...
MOR GÜN
FARKINDALIK
HATAMIZ NE?
Tümü
Haber bilgisinin gönderileceği e-posta adresini giriniz.
  Gönder  
 
  İptal  
 
 
rss facebook  Twitter

Gündem | E - Gazete | Köşe Yazarları | Vip Röportaj | Referanslar | Bize Ulaşın
ANASAYFA | FOTO GALERİ | VİDEOLAR | ANKETLER | KÜNYE | SİTENE EKLE | İLETİŞİM


Pikare 2024
Yeniliklerden Haberdar Olmak İçin
Valid CSS! Valid XHTML 1.0 Transitional