.
 

Köşe Yazarları
  Yorum Yap     Arkadaşına Gönder     Yazdır
     
esatkorkmazköşeyazısızerparoladergisi

VARLIK OLMAK HİÇLİĞİ KOVMAK

*-ZerParola Dergisi yazarı Esat Korkmaz, hiçlik ve varlık kavramları üzerine bir yazı kaleme aldı.
Şeriatçı inanç uygulamasında din, insanın insansal güçlerini, insanın doğasından kovar. Doğamızdan kovulan malzemeyi bağımsız özler durumuna taşır ve varlık-ötesinde oturan bir tanrıya bağlar.
Artık içimiz, bizi zincire vurmuş demektir.
İçkin inanç uygulamasında ise Tanrı, varlık-ötesinde değil varlığın içinde oturduğundan, insanın insansal güçleri, insanın doğasından uzaklaşmaz.
Tam tersine, doğasından uzaklaşan güçler varsa onları da doğasına çağırır.
İnsan, dışarı çağırdığı içine dış muamelesi yapmaz.
İçi tarafından zincire vurulamaz.
AKILDAN FİRAR
Örneğin, bedenimize ilişkin bilgi bedenimizden, eylemimize ilişkin bilgi eylemimizden önce var olamaz.
Demek ki bedenimiz ya da eylemimiz, kendisine ilişkin bilgiden daha yetkindir.
Öyleyse bilincimizin, dünyayı-evreni konumlandıran bir bilinç olduğunu kanıtlamak için bilgiden, bedenimize-eylemimize atlamak koşuldur.
Bir yönüyle akıldan firar etmek ya da bilgiden kaçmak dediğimiz şey işte budur.
Kendisine ilişkin bilgi tarafından zincire vurulmayan, bedenimizi kuran bedene-eyleme ancak bu yolla ulaşılabilir.
Ulaştığımız şey, yaşamın aklı ve kendisidir.
Açık değil mi?
GERİYE BİLİNÇ KALIR
Bedenimiz ya da eylemimiz, kendisine ilişkin bilgiyle bir tutulamaz.
Tutulursa eğer, beden ya da eylem silinir; geriye sadece bilinç kalır.
Bu bilinç, beden ya da eylem tarafından terbiye edilemez.
Bilinç, bedene-eyleme, beden ya da eylem bilince ulaşamaz.
Beden ya da eylem, kendi var olma nedeninden kopmuş olur.
Artık bilincimiz, dünyayı-evreni konumlandıran bilinç değildir.
Bilincimiz ya da eylemimiz, kendisine ilişkin bilgiden daha yetkindir dediğimizde bu yetkinliğin, bedenimizin ya da eylemimizin hiçliğinde kayıtlı olduğunu anlatmak isteriz.
YETKİNLİK DEVŞİRMEK
Kayıtları çözdüğümüzde, hiçliğimizden yetkinlik devşiririz.
Bunu başaramazsak hiçliğimiz, bedenimize ya da eylemimize musallat olur.
Sonuç olarak bedenimiz ya da eylemimiz, kendi hiçliğini talep eder.
Bu talebe ilgisiz kalmak, doğamıza ya da doğamızın davranışına ihanet etmek anlamına gelir.
Bedenimiz ya da eylemimiz, hiçliğimizdeki dışsallaşma devinimi içinde belirir.
Beden ya da eylem olarak düzenlenir.
Bu durum, insan gerçekliğinin hiçlikten doğumudur.
Varlık olmak, hiçliği kovmak anlamına gelir; kovarak, hiçliğin dünyaya gelmesine aracılık eder beden ya da eylem(insan).
Hiçliğimiz varlık doğurduğuna göre kendisi de nesnel bir varlığa dönüşmüştür artık.
Esat KORKMAZ
ZerParola Dergisi
Köşe Yazarı
 
Yorumlar
Yorum Yap






Bu habere henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yap'a tıklayarak ilk yorumu sen yapabilirsin.









 
 
 
KÖŞE YAZARLARI
İbrahim Dinç
Selfie Siyasetçileri
Erol Turan
Eğitimde Küba Farkı
Esat Korkmaz
Pandora’nın Kutusu
Ebru Öztürk
Kuruluştan Yükselişe
Şirvan Yücel
Merak Dedikleri
Hakan Zat
Muhalefet Meclis Üyeliği Ve Önemi
POPÜLER HABERLER
SOĞUK HAVALARA ...
TECRİT İNSANLIK...
ŞELALE’DE GİZLİ...
DEVRİMCİ BOYUN ...
(Miracın Kutlu ...
EPİLEPSİ FARKIN...
KENT ASALAKLARI
MERAK DEDİKLERİ
TÜRK DİLİNE AÇI...
Tümü
SON HABERLER
PANDORA’NIN KUT...
SELFİE SİYASETÇ...
KURULUŞTAN YÜKS...
BİR ŞAH OLSAM
Tümü
Haber bilgisinin gönderileceği e-posta adresini giriniz.
  Gönder  
 
  İptal  
 
 
rss facebook  Twitter

Gündem | E - Gazete | Köşe Yazarları | Vip Röportaj | Referanslar | Bize Ulaşın
ANASAYFA | FOTO GALERİ | VİDEOLAR | ANKETLER | KÜNYE | SİTENE EKLE | İLETİŞİM


Pikare 2024
Yeniliklerden Haberdar Olmak İçin
Valid CSS! Valid XHTML 1.0 Transitional