İMAMOĞLU KİTAP OLDU
|
İnsan kaynakları ve yönetim alanlarında uzmanlaşmış gazeteci yazar Şirin Mine Kılıç tarafından kaleme alınan ''Benim Sevgili Başkanım'' adlı kitap yerel basın mensuplarına tanıtıldı.
|
lexapro and weed safe weed lexapro withdrawal read 09 Mayıs Pazartesi günü Beylikdüzü Kuğulu Park Restaurant'ta organize edilen tanıtım programı çok sayıda gazeteciyi ağırladı. Sıradışı bir başarı ve liderlik öyküsü sloganı ile bütünleşen eser, 2014 yılı mahalli idareler seçiminde aday tanıtım kampanyası sürecinde bir araya gelen Ekrem İmamoğlu-Şirin Mine Kılıç ikilisinin kısa süren ortak zaman temaslarından esin aldı. Kitabın yazarı Şirin Mine Kılıç, ilk aşamada İmamoğlu'nun liderlik yönünü, halkla ilişkiler becerisini ve üstün yöneticilik özelliklerini önceleyen bir konsept tasarlasa da, çalışmanın ilerleyen etaplarında, başkanın çocukluk yıllarına, gençlik zamanlarına, aile yaşamına dek uzanan geniş bir biyografi, araştırma projesi ortaya çıktı. İktisat eğitimi alan, gazetecilik yapan ve aynı zamanda uzun mesafe koşucusu olan Şirin Mine Kılıç'ın eseri kısa mesafede bırakmak istememesi, maratoncu özelliğine gönderme yapan hoş bir tercih olarak yorumlandı.
EKREM İMAMOĞLU: ''ÇOK ÇOK MUTLU OLDUM''
İnsanın hakkında kitap yazılması fevkalade ince duygular uyandıran bir jest. 2014 yerel seçim kampanyasında gerçekten müthiş başarılı günler geçirmiştik. Kitabı okurken o günlere yeniden dönmüş gibi oldum.
Siz basınımızın değerli temsilcileri, benim yol arkadaşımdınız.
Şuan ne söyleyeceğimi bilemiyorum. İnsan böyle durumlarda ne konuşabilir ki? Mine hanıma huzurlarınızda bir kere daha teşekkür etmek istiyorum. Seçim atmosferinde gayet güzel bir çalışma ortamı yakalamış, verimli kampanyalar yapmıştık. Siyaset ikliminin izin verdiği ölçüde kendimizi halka anlatmaya, yansıtmaya çalışmıştık. Hayat, insanın kendi gerçekliğiyle yaşanmalı.
AKSİYONER, ÇALIŞKAN, ÜRETKEN, ARAŞTIRMACI BİR YAZAR
Mine hanım projeye emek koyarken, kavramsal, kurumsal açılardan bakmakla kalmadı, kendi kimliğiyle özdeşleşerek içten yorum kattı. Aksiyoner bir insan. Yazmak için benden görüş rica etti. Gazetecilik mesleği ile ilgilenen, işine yönelik merak, araştırma duygusu yüklenen herkes bu kitabı yazabilir dedim.
Herşeyin kusursuz olmasını istedi. Titizdi. Mesleki formasyonunu işin içine çok güzel entegre ederek, gönülden bir emek sergiledi. Güzel bir enerjiyle bütünleşti. Çok çok mutlu oldum. İnsanın bugünle, yarınla, gelecekle ilgili öngörüleri bulunmalı. Kişinin içe dönük dünyasında, geçmişten beri kendisini besleyen ilişkilerinin ses vermesi, destek verenlerinin, sevenlerinin manevi güçlerini hissettirmesi, ruhunu olgunlaştıran, gelişimine değerli katkılar sunan bir şey. Kendi adıma söylemek gerekirse, hayatım dolu dolu geçti.
Hakkımda kitap yazılması gurur verici. Hümanist Yayınları Menekşe hanıma ayrıca teşekkür ediyorum.
Bu noktaya gelmemde yardımcı olan herkese saygılar sunuyorum.
CAN YÜCEL'İN KUZENİYİM
1990-93 yılları arasında İstanbul Üniversitesi futbol kulübünde futbol oynadım. Farklı illerde, ilginç bağlarla ilinti içinde olduğum çok değişik akraba portföyüm var. Sürpriz ziyaretler alıyorum. En son, Giresun Görele'den Mustafa Hilmi İmamoğlu adında emekli öğretmen bir abimizle görüşme imkanı buldum. Görele hakkında 500 sayfalık tarih kitabı yazmış. Görele'nin mazi derinliğinin, kültürel zenginliğinin 500 sayfa kitabı doldurabilmesine şaşırdım doğrusu. Hilmi abi 70 yaşında. Bir zamanlar meclis üyeliği yapmış. Hasan Ali Yücel'in yazdığı 1960 yılı baskı tarihli bir kitabı bana hediye etti. Düşünün, 1960 yılı. Başka yerde emsali kalmamış. Tek.
Ben olsam hediye ederken iki kere düşünürüm. Hasan Ali Yücel, dönemin sıkı devrimcilerinden.
Bir zamanlar Milli Eğitim Bakanı olarak görev yapmış. Can Yücel'in babası.
Ben Trabzon'luyum.
Ama, Hilmi amca, soyumun, sopumun bir yerlerden o aileyle kesiştiğini söyledi bana.
Anlayacağınız Can Yücel'le uzaktan kuzen oluyoruz.
Bunları neden anlattım. Kitabın tamamını okuduğum için, sayfalarda söylediklerime benzer birçok ilginç olayın aktarıldığına tanıklık yaptım. Biyografi kitapları gerçekten önemli eserler.
Mine hanımı bir kez daha kutlamak istiyorum.
ŞİRİN MİNE KILIÇ: ''TRABZON'DA, KIBRIS'TA ELLİDEN FAZLA İNSANLA GÖRÜŞÜLDÜ.''
Yazım, hazırlanma, toparlama süreci biraz uzun sürdü. Kitapta yer almasını düşündüğüm bölümlere temel yaratması açısından Trabzon'da, Kıbrıs'ta elliden fazla kişiyle iletişim sağlandı.
Başlangıçta yönetimle ilgili, yöneticilik vasıflarıyla şekillenen bir kitap formatı öngördük.
Sonraki düşünce geçişlerinde liderlik teması ana omurga olarak oturdu.
Ekrem beyle yerel seçim sürecinin altı ay öncesinde tanıştık. Seçim kampanyasında iki ay kadar yoğun iş üretimi yaptık. Başkanın üst seviyede başarı getiren kampanya modeli, liderlik özelliğinin kuvveti, Türkiye'ye örnek olsun, katkı sunsun istedik. Siyaset yarışı dar kalıplarından kurtulsun, insanların birbirlerine saygısı gelişsin diyerek hedef belirledik. Ülkemizin bu duygulara her zamankinden daha fazla ihtiyaç hissettiğini düşündük.
DAVRANIŞ, İLETİŞİM USTASI BİR ROL MODEL
Ekrem İmamoğlu, herkese eşit yakınlıkta, eşit mesafede olmayı başarabilen bir siyasetçi.
Karşıt görüşteki seçmenlerle görüşmesinde dahi sabrı, nezaketi asla terk etmeyen zarif bir yönetici.
''Ben sizin oyunuzu değil, duanızı istiyorum'' mesajı veren, tokalaşmak için el vermeyenlere dahi mutlaka dostluk elini iliştiren yüreği ışık dolu, sevgi örneği. Yüzde 50 oy almasına rağmen, halkın yüzde yetmişinin memnuniyetine nail olmuş iyi bir aile reisi. İnsanlarımızın kalitesi neyse, siyaset arenasının kalitesi de aynı kaynaktan besleniyor. Kişisel olarak Chp'nin halkla kenetlenebildiğini, halkı iyi şekilde anlayabildiğini sanmıyorum. Ekrem İmamoğlu, partisinin genel zaafiyetlerini pasifize ederek, çok daha büyük bir iş başardı. İstanbul'da bir önceki dönem Akp'nin elinde olan bir belediye yönetimini Chp'ye kazandırdı.
Ben her daim siyaset dünyasında daha fazla kadın aday olsun istemişimdir. Sürekli olarak bu fikriyatı benimsedim. Kadın Adayları Destekleme Derneği üyesiyim. Bir dönem Beşiktaş ilçesinde Akp'nin kadın belediye başkan adayının seçim kampanyasını üstlendik. Çok başarılı bir performans geçirdik. Yerel ve ulusal basında istediğimiz hacimlerde yer aldık. Ama olmadı. Hezimete uğradık. Liderlik çok özel bir şey. Taktik, strateji ne olursa olsun omuz verdiğiniz lider olarak imaj tanımladığınız aday gereken öncü niteliklere, arzu edilen perspektif özelliklerine haiz değilse sonuç gelmiyor. Ekrem İmamoğlu bizlere her siyasetçi sözünün lafta kalmadığını, söz verilenlerin mutlaka yapıldığını anlattı, yaşattı, hatırlattı. Kitabımızda bunlara bol bol atıf yapıldı.
BEYLİKDÜZÜ'NDE NE OLDU? NİYE OLDU?
Eserin bir bölümünde bu soruların ayrıntılı cevapları saklı. Ekrem İmamoğlu kişiler üzerinden değil, ideolojiler üzerinden siyaet yaptı. Özel hayat kesitlerinden değil, fikirler üzerinden tartıştı. Rakip ilçe başkanlarını, rakip partinin adaylarını suçlamadı, dışlamadı. Haklarında tek olumsuz söz, görüş, kanaat açıklamadı.
Benim Sevgili Başkanım kitabında Ekrem İmamoğlu'nun doğumundan başlayarak, aile yaşamından, eğitim yıllarından, gençlik zamanlarından, ilk iş tecrübesinden, okul seçiminden, Kur-an kursundan kaçış hikayesinden, Kıbrıs günlerinden, sporcu kimliğinden, laikliği ve demokrasiyi öğrenme, bilinçlenme sürecinden, arkadaşlık ilişkilerinden, hobilerinden, hassasiyetlerinden, sevinçlerinden, köyünden, kentinden anılar, notlar, yaşanmışlıklar, izler var.
Kitap on-line olarak internet üzerinden satın alınabileceği gibi, kitapevlerinin raflarında da yer edinmiş durumda.
Benim Sevgili Başkanım kalplerin en sıcağında.
|