Yazdır  
YAŞAM BOYU İMAMOĞLU
Bazı insanlar liderlik özellikleriyle doğar.
Toplum için çabalar, adaleti amaçlar.
Dünyaya iyilik, sevgiye emek sunar.
Dostluğun, erdemin, aidiyetin ve beraberliğin alfabesini yazar.
Ekrem İmamoğlu böyle bir sanatkar.
Çocukluğu, gençliği, eğitim süreci, iş yaşamı, evlilik hayatı, siyasi argümanları ve strateji ustalığı ile bilgi dolu bir çınar.
Siyaset arenasındaki başarılarına mutlu son olarak değil, mutlu başlangıç olarak bakan, güçlü bir komutan, altın bir anahtar.
  
AİLENİN GURUR YÜZÜ
Ekrem İmamoğlu 4 Haziran 1970 yılında Trabzon’da doğdu.
Hasan İmamoğlu-Hava İmamoğlu çiftinin ilk çocuğuydu.
Kamyon şoförü babanın sekiz evladından üçüncüsü olan Hava ana, dayıoğlu Hasan’la 13 yaşında nişanlandı. Altı yıl nişanlı kaldı ve 19 yaşında dünya evine adım attı. Hasan İmamoğlu ise üç kardeşin en büyüğüydü. Akranlarının ilkokulu bile bitirmekte zorlandığı ortamda, ortaokulu ve liseyi bitirdi. Ankara’da dişçilik fakültesini kazandı. Ancak gidemedi. Ekrem İmamoğlu böyle bir evliliğin ilk meyvesiydi. Yüzündeki ışık, kalbindeki merhamet, ruhundaki saygı ailesinin gurur yüzü olmasına yetti.
 
AFACAN ZEKİ VE BECERİKLİ
Ekrem İmamoğlu kalabalık bir evde büyüdü. Anne ve babasının yanı sıra, iki amcası, ninesi ve babaannesiyle aynı evde kalıyordu. Bu durum ona, normal çocuğun çok daha ilerisinde duyarlı olma yeteneğini kazandırdı. Yaşıtlarına göre iriydi Ekrem. Ve çok sevimliydi. 5.5 yaşında Trabzon merkez Kanuni Süleyman Okulu’na başladı. Biraz haylaz ve afacandı. Zeki bir öğrenci olduğu için, çalış denmese de, derslerine hep çok çalışırdı. Fark edilmesi zaman almadı. Karneleri pekiyi ve iftihara layıktı. Sorumluluk duygusuyla o dönem tanıştı. Okul gezileri, kermesler, etkinlikler, onun elinde programlandı. Amacı önde olmak değil, fayda yaratmaktı.

 

KALECİLERİN KRALI
Ekrem İmamoğlu arkadaş canlısıydı. Herkesle rahatça iletişim kurardı. Açık sözlü ve adil davranırdı. Aç ve muhtaç olanlara yardıma koşar, ihtiyaç duyana destek sağlamak için çırpınırdı. Trabzon’un hamurunda, mayasında olan futbol aşkı onu da sarıp sarmalamıştı. Kaleciydi. Çok yetenekli olmasa da, fedakar, disiplinli ve azimliydi.
 
O HEDİYE UNUTULMADI
İlkokul arkadaşlarının çoğu, okulun hemen karşısındaki Çocuk Esirgeme Kurumu’ndan gelen öğrencilerdi. Bu durum, Ekrem İmamoğlu’nun kişiliğini ve psikolojik değerlerini derinden etkiledi. Her şeyini arkadaşlarıyla paylaştı. Okuldan sonra bağını hiç koparmadı. Yaşadığı bir olay ruhuna büyük izler bırakacak kadar hassas ve anlamlıydı. Ekrem İmamoğlu, Öğretmenler Günü’nde ilkokul sınıf öğretmenine bir hediye almıştı. Paketten bir şişe kolonya çıktı. Fakat, sınıftaki diğer öğrencilerin paraları yoktu ve hediye alamamışlardı. Ekrem, birden kendini kötü hissetti. Ve ilkokul sonuna kadar bir daha böyle bir yanılgıya düşmedi.
 
KUR’AN KURSU ÖĞRENCİSİ
Ekrem İmamoğlu küçük yaşlarda Kur’an kursuna başlamıştı.
İlkokul birinci sınıfa geldiğinde Kur’an okumayı öğrenmişti.
Sekiz yaşındayken, kardeşi Neslihan (İmamoğlu Yakupçebioğlu) dünyaya geldi. Ekrem, kardeşiyle daima yakından ilgilendi. Ders çalıştırdı, tecrübelerini aktardı. Üniversite yıllarına kadar desteğini hiç esirgemedi. Kardeşiyle birlikte hedefler belirledi ve sınırsız motive etti.
 
HENTBOL ŞAMPİYONU
Futbol, Ekrem İmamoğlu’nun vazgeçilmez tutkusuydu. Fakat spora başlaması hentbol sayesinde olmuştu. O dönem Trabzon’da hentbol devrimi yaratan beden öğretmeni Haydar Kazaz, Ekrem’i ilkokul üçüncü sınıfta aldı ve iyi bir hentbol sporcusu yaptı. Ekrem İmamoğlu’nun yer aldığı takım kategorinde üç yıl üst üste Türkiye Şampiyonluğu’nu kazandı.
 
BABAYLA İLK KRİZ
Ekrem İmamoğlu’nun spora düşkün olması babası Hasan İmamoğlu’nun hoşuna gitmiyordu. Eğitim hayatını aksatmasından çekiniyordu. O nedenle oğlunun sporculara kucak açan Trabzon Cumhuriyet Ortaokulu’na kayıt yaptırmasına izin vermedi. Karadeniz bölgesinin tek özel okulu Trabzon Özel Köşk Lisesi’ne gönderdi. Okul, köşk binaları içine serpiştirilmiş 16 derslikten oluşuyordu. Her sınıfta 15’er öğrenci vardı. Ekrem burayı fazla seçkin buluyordu. Gelir düzeyi yüksek, tek tip insan yetiştirdiğine inandığı okuldan ayrılmak istiyordu. Kendini yalnız ve eksik hissediyordu. Özel Köşk Lisesi’nden ayrılmak için babasına bayrak açtı. Birkaç hafta okula gitmedi. Sonunda istediği oldu ve Trabzon Lisesi’ne doğru yola koyuldu.
 
GAZETECİ EKREM
Lise birinci sınıfta okul gazetesini çıkaran ekibin içinde yer aldı. İlk röportaj konuğu Trabzon Belediye Başkanı Orhan Karakullukçu oldu. Randevuyu baba Hasan İmamoğlu sağlamıştı. Ekrem İmamoğlu ilk belediyecilik derslerini Karakullukçu’dan aldı. Kafasında modern, planlı, çocukların mutlu olduğu kentler tasarladı.
 
KARNEDE ZAYIF VAR
Trabzon Lisesi futbolcu üretim merkezi gibiydi. Şenol Güneş gibi bir çok önemli isim aynı fabrikadan çıkmıştı. Ekrem İmamoğlu Trabzon Lisesi okul takımında kaleci olmayı hayal ediyordu. Hedefine ulaştı.
Ancak bunun bir bedeli vardı. İdmanlar, maçlar, turnuvalar derken 50 gün okuldan uzak kaldı. Yıl sonunda karnesinde bir zayıf düştü. İnkılap tarihi dersi hocası, Ekrem İmamoğlu’nu bütünlemeye bıraktı.


KIBRIS YILLARI
Ailesi Ekrem’in mühendis olmasını arzu ediyordu. Futbol mesaisi yüzünden, mühendisliği kazanamadı.
İkinci lig takımlarından Sebatspor ile profesyonel sözleşme yapmaya hazırlanırken devreye amcası Ali İmamoğlu girdi.
Ekrem’i Kıbrıs’a götürdü. Kıbrıs Doğu Akdeniz Üniversitesi sınavlarına dahil oldu ve inşaat mühendisliği bölümünü tutturdu.
Fakat, Ekrem İmamoğlu okuldan memnun değildi.
Girne Amerikan Üniversitesi İşletme Bölümü’ne yazıldı.
Türk Ocağı Limasol Spor Kulübü futbol takımına kaleci olarak başladı. Lakabı ‘Uçan Çuval’dı.
 
MERHABA İSTANBUL
İmamoğlu ailesi 1987’de İstanbul’a taşındı. Üsküdar Bağlarbaşı semtinde taahhüt işleri ile uğraşıldı. İki yıl sonra Kadıköy Göztepe’ye geçildi. Ekrem İmamoğlu, 1990 yılında İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’ne devam etmeye başladı.
1991 yılında, Beylikdüzü’nde ilk arsa satın alındı. İmamoğlu ailesi 1992 senesinde, Güngören’de İmamoğlu Akçaabat Köftecisi dükkanını hizmet açtı. 1995’te ikinci şube Üsküdar’da faaliyete geçti. 1998 yılında Beylikdüzü’nde bir fırın ve lokanta ile gıda yatırımları genişledi. Beylikdüzü, Şirinevler ve Gaziosmanpaşa şubeleri ile süreç ilerledi. 2001’de Ekrem İmamoğlu, 2009’da aile gıda işinden ayrıldı. 2002’de Trabzonspor yönetim kuruluna girdi. Üç kez Türkiye Kupası’nı kazanan kadronun emek tarafıydı.

 EVLİLİK
Ekrem İmamoğlu 1994 yılında, ailesi tekstilci olan Dilek Kaya ile tanıştı. İlk görüşte aşkı hissetti ve evlenme teklif etti. Dilek hanım üniversiteye gitmek istediğini söyledi. Teklif reddedildi. Fakat, Dilek Kaya o yıl üniversite sınavlarını kazanamadı. İmamoğlu bir kez daha denedi ve evet cevabını almayı bildi. 18 Kasım 1995 günü nikah tarihiydi. 1997 yılında Selim, 2005’te Semih, 2011 yılında ise Beren  dünyaya geldi.
 
ATATÜRK VE CHP
Baba Hasan İmamoğlu Trabzon Anap’ın kurucuları arasındaydı.
Anne Hava İmamoğlu ise sülaleden CHP’li. Ekrem, Atatürk’e büyük hayranlık duyuyordu. Bu tutku onu CHP’ye yöneltti. 2008 yılında siyasete girme fikrini aile efradına açınca eşi Dilek İmamoğlu’ndan net mesaj geldi; ‘CHP dışında bir parti çatısı altında siyaset yaparsan, seni asla desteklemem.’ İmamoğlu gelen tepkileri değerlendirdi. 2008 yılında CHP’ye üye oldu. 2009 senesinde CHP Beylikdüzü belediye başkan aday adayıydı, adaylaşamadı. Siyasetten uzaklaşmayı düşündüğü bir anda CHP Genel Merkez’den Beylikdüzü İlçe Başkanlığı görevi tanımlandı.
Üye sayısını artırarak ilçe kongreleri yaptı ve güven duygusunu geniş kitlelere yaydı. Beş yıl boyunca çok verimli, etkin ve değerli saha çalışmalarına imza attı. CHP 2014 yılında Beylikdüzü Belediyesi’ni Ekrem İmamoğlu ile kazandı.
Şimdi İBB zamanı.