Esenyurt Fi Yapı projesinden yıllar önce daire satın alan vatandaşların 13 sene boyunca çekmedikleri çile kalmadı.
Hem evlerini teslim alamadılar, hem bankalardan çektikleri yüklü kredileri geri ödemek zorunda kaldılar, hem kira gelirlerinden oldular, hem hayal ettikleri yaşam alanlarına kavuşamadılar.
Hikayesiyle başlangıcıyla öncesiyle sonrasıyla büyük tartışmalara ve gerginliğe sebep olan
Fi Yapı’da müteahhit firma ve malikler bir türlü barışamadılar.
NELER YAŞANDI?
Her şey 2009 yılında başladı.
Fi Side Bahçeşehir adıyla lansmana çıkan ve maket üzerinden satışa sunulan projeye ilgi gösteren vatandaşlar bütçelerine göre farklı tipte dairelere talip oldular.
BAHÇEŞEHİR ADI YARAMADI
Proje adının önünde Bahçeşehir vardı.
Ancak, inşaat alanı Esenyurt sınırlarındaydı.
Algı pazarlamasına yönelik tavır erken tepkiye yol açtı. Tüketiciler kandırılmıştı.
Bahçeşehir markası saf dışı bırakıldı.
HASILAT GÜLÜMSETTİ
Fi Side projesinin ön satışlarından toplanan talep güzel hasılatlara ulaştı.
Bundan cesaret alan firma, 2010 yılının Nisan ayında 32 Milyon Dolarlık bir yatırıma imza attı.
Garip Ada diye bir yer satın alındı.
BEŞİKTAŞ STADI’NA İMZA
Beşiktaş İnönü Stadı Fi-Yapı ön adıyla anılmaya başlandı.
Kulüple 8 Milyon Dolar’lık anlaşma yapılmıştı.
FAZLA KAT MÜHÜR GETİRDİ
Müteahhit şirket 2.5 emsal hakkını çok daha yüksek oranlarda kullandı.
Binalar 30 kat yüksekliğe ulaştı.
Sabırlar taştı, cezalar yağdı.
2011 yılı Temmuz ayında şantiye mühürlendi.
İŞ CİNAYETİ
Projenin enerjisi düşüktü.
Çünkü, niyetler kırık döküktü.
Tam işler rayına girecek derken, 2013 yılının Şubat ayında üzücü bir iş cinayeti yaşandı.
Güvenlik tedbirleri eksik kalan şantiyede çalışan üç işçi asansör boşluğuna düşerek
hayatla vedalaştı.
SÜRECE FETÖ BULAŞTI
Fi Yapı’nın sahibi Fikret İnan’a FETÖ suçlaması geldi. Hakkında dava açıldı, iddianame düzenlendi.
Firma TMSF’ye devredildi.
Kötü gidiş başlamıştı.
Taşeron şirketler alacaklarını tahsil edemeyince, inşaat sahasında işe yarar ne varsa sökülmeye başlandı.
Para edecek her şey yağmalanıyor, kimse ne olduğunu anlamıyordu.
İNAN’A İADE
Gelişmeler sürer, zaman ilerlerken, Fi-Yapı yeniden Fikret İnan’a döndü.
Bilirkişi heyeti oluşturuldu.
İnşaat faaliyet verebilecek halde değildi.
Kullanılamaz raporu verildi.
Çelik kapılar, pencereler, yangın kapıları, küpeşteler ayıklandı.
Yüzde 70’i tamamlanmış inşaat yüzde 40’lara geri sardı.
KDV KRİZİ
İddiaya göre, Fi-Yapı 2013 yılında devlete KDV ödemek için, maliklerden makbuz karşılığı para topladı. Ancak vergi ödemesi gerçekleşmedi.
Yeniden KDV ödemesi talep edildi.
Kriz ortamı oluşunca ortam elektriklendi.
Sözleşme ortadaydı.
Şartlar belliydi.
Firma, faturaların altına “Natamam” ve “Dekorasyonsuz Daire” satışı ibaresi ekledi. Hak sahipleri itiraz yükseltti.
İBRE TERSE DÖNDÜ
Malikler firmadan hesap soracağına, firma maliklere baskı kurmaya başladı.
İlamsız icra takipleri, haberi olmalayanlara icralar mutsuzluğu ve huzursuzluğu körükledi.
Çoğu 2009 yılında dairesini almış yaşlı ve hasta insanlar neye uğradıklarını şaşırdı.
Şiddetli gözdağı yaklaşımı, para ödemeyenlerin kapısına beton döküleceği tehdidi, daireleri teslim etmeme kozu sabırları tüketti.
AKİF HAMZAÇEBİ HEDEFTE
Tarihler 10 Aralık Pazar gününü gösteriyordu.
CHP milletvekili Akif Hamzaçebi Fi-Yapı mağdurlarına ses olmak için proje alanına gitti.
Vatandaşların yaşadığı sıkıntılara yönelik geniş kapsamlı açıklamalar yaptı.
Kitlesel eylemin geri dönüşleri sert oldu.
Fikret İnan, sosyal medya kanalları üzerinden hem milletvekilini, hem hak sahiplerini tehdide soyundu.