Cumhuriyet Halk Partisi, değişimin ilk evresini yerel seçim sınavı ile tartacak.
Kadın ve gençlik iradesinin siyasette daha fazla temsiliyet bulması, emeğin Türkiyesi’nde yeni ufuklar açacak.
Akp iktidarının yorulup yıprandığı, ağır güç kayıpları yaşadığı bir dönemde kadının sözü demokrasinin anahtarı olacak.
Avukat Eda Kurt, Cumhuriyet Halk Partisi saflarında pozitif ve iyimser işler üreten, yerel ve genel siyaset iklimini yakından bilen, tecrübesi ve donanımı ile zorlu koşulların üstesinden gelen, örnek bir parti neferi.
Ertelenemez görevlerin genç sesi.
O sese duyarsız kalmadık.
Dolu dolu bir röportaj yaptık.
--Eda Kurt kimdir?
Merhabalar.
29 Aralık 1986 Tokat Zile doğumluyum.
Ailem köken olarak Acısu köyünden olmakla birlikte kütüğüm Karşıpınar köyündedir.
2002-2006 seneleri arasında Halkalı Toplu Konut Lisesi’nde okudum.
2012 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. Akabinde Özel Hukuk alanında yüksek lisansımı tamamladım. Yine Özel Hukuk alanında doktora yapmaktayım.
2014, Şubat ayında avukatlık ruhsatnamesini alarak mesleğe başladım ve mesleğimi 10 yıldır ifa ediyorum.
İstanbul Barosu CMK Uygulama Araştırma ve Eğitim Merkezi’nde, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nde, İstanbul Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde çok sayıda eğitim ve seminere katıldım.
Hakemli dergilerde yayımlanan Özel Hukuk alanında bilimsel makaleler kaleme alıyorum.
‘’Karşılıksız Çek Keşide Edilmesini Önlemek İçin Alınabilecek Hukuki Tedbirler ve Elektronik Çek’’ başlıklı yüksek lisans tezimi hocalarımın talebi ile kitaplaştırdım ve kitabımı anneannem Adile Kurt ve cesaretini her zaman örnek aldığım dayım Yağız Rıza Kurt anısına yazdım.
‘’Buğday Karası’’ öykü kitabımı hayatımdaki en büyük şansım anneme, iyileştirici öykülerin kahramanlarına ve iyileşmeyi arayanlara adadım.
‘’Feryadımdan Uzak’’ adını taşıyan şiir kitabımda, aradığını kendinde bulma kavramı üzerine yoğunlaştım.
--Siyasi kariyeriniz?
Cumhuriyet Halk Parti’li bir aileden geliyorum.
Hayatımın her döneminde partim için farklı kulvarlarda sorumluluklar aldım.
Tanımlanan siyasi görevleri eksiksiz yerine getirmeye çalıştım.
2019 yılında gerçekleşen Mahalli İdareler Seçimi’nde CHP Başakşehir Belediye Meclis Üyesi olarak seçildim.
Meclis grubu arkadaşlarımla beraber 4.5 yıl verimli bir yerel siyaset dönemi geçirdim.
14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri sürecinde, annemin motivasyonu ve yüksek moral desteğiyle, milletvekili aday adaylığı konusu gündeme geldi.
Aynı dönemde etkileyici bir kitapla tanıştım.
Hikayenin kahramanı Perfectus Belaslatinas, 1300’lerde “Kurbağa Manastırı” isimli bir manastırda yaşamış.
Belaslatinas, “Historia Abbatiae Ranae (Kurbağa Manastırı Tarihi)” isimli elyazmasında, manastırların potestas ordinis tarafından nasıl ele geçirildiğini ve manastırların nasıl çöktüğünü anlatmış.
Ve şu dizeleri yazmış;
“Korktuk.
Dünya nimetlerinden vazgeçip, manastırlara kapanan biz rahiplerin, meğerse yitirecek ne kadar da çok şeyi varmış!
Başkalarına sadece Tanrı’dan korktuğumuzu söyleyip gerçekte kendi gölgemizden korktuk!
Başkalarına ‘devotus Deo’ olduğumuzu söyleyip, kendimizi nelere adadık!
‘Servus Dei’ olduğumuzu ilân edip, kimlere hizmet ettik! Manastırlarımızın kapısına ‘non sub homine, sed sub Deo et lege’ yazıp, kimlere itaat ettik!”
Kitap, suya sabuna dokunmayan toplumların ne bedeller ödediğini anlatıyordu.
Bir çok yönden Türkiye’yi tanımlıyordu.
Siyasi bakışıma net dokunan bir eser oldu.
Milletvekilliği yolu sebebiyle, etik değerler nedeniyle belediye meclis üyeliği görevinden istifa ettim.
Genel merkezimizin takdiri sonucunda Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul 3.Bölge milletvekili adayı olarak listeye girdim.
Sahada inanılmaz çalıştık.
Hedefim, partimizin bölgede en az 15 milletvekili çıkarabilmesi üzerineydi.
Gençlerle, ailelerle, yöre dernekleriyle, emek kitleleriyle yoğun temaslarımız oldu.
İletişim sonuçlarını raporlar halinde CHP İstanbul İl Başkanlığı’mıza ilettim.
Şimdi, önümüzde yerel seçim atmosferi var.
Cumhuriyet Halk Partisi Başakşehir belediye meclis üyesi aday adaylığı dosyamı ilçe başkanlığımıza ilettim.
Burada temel motivasyonum ön seçim yapılacak olması oldu.
Bir de maalesef kadın aday başvuru sayısının az oluşu. (başvurduğum anda sadece 3 kadın aday başvurusu görünüyordu) Bu konuda sorumluluk alma gerekliliği hissettirdi.
Benzer şekilde başvuranlar arasında kadın meslektaşım olmaması da bu alanda temsil sorumluluğumu doğurdu.
Kaldığım yerden, yine, yeniden devam dedim.
--Başakşehir’de kazandığınız davalardan konuşalım
2019 öncesi dönemde, İBB Akp yönetiminde iken Olimpiyat Köyü bölgesi bir arsaya dair Başakşehir Belediyesi’nin İBB’ye yapmak istediği satışı durdurduk.
Bahçeşehir İkinci Kısım Mahallesi, Hoşdere köyünde bir alanın oturuma açılması söz konusuydu.
Emlak Konut’la ön sözleşmeler bile imzalanmış durumdaydı.
İlk mahkemeyi kazandık.
İstinaftan döndü.
Alana ilişkin başka bir plan hazırladılar.
Ufak değişikliklerle aslında aynı planı devreye sokmaya çalıştılar. Tespit davası açtık. Süreç işliyor.
Belediye şirketi Başakkent A.Ş Ahmet Melik için meclisi temsil etme yetkisi istendi. İtiraz ettik.
Yetkinin Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu’nun tasarrufunda olduğunu belirttik.
Meclis üyeliğinden istifa etmiş olmama rağmen, meclis grubumuzun açtığı davaları takip ediyor, hukuki gelişme ve sonuçlarla yakından ilgileniyorum.
--Meclis hukuk komisyonlarında neler yaşanıyor?
Evraklar genelde komisyon günü tarafımıza ulaşıyor.
İnceleme, değerlendirme konusunda yeterli zamanımız olmuyor. Aslında belgeler komisyon toplantısından en az üç gün öncesinden bizlere verilse, daha rahat ve verimli çalışabiliriz.
Bazı kararlara katılmıyoruz şerhi koyuyoruz.
Şerh olmazsa, ileride konuya yönelik dava açma hakkınız ortadan kalkıyor.
Kimi zaman imar komisyonu ile beraber mesai yapıyoruz.
Dosyayı birlikte inceliyor, münazara ediyoruz.
2019 yılının Nisan ayında gerçekleşen ilk meclis oturumundan itibaren, meclis görüşme içeriklerini, sonuçlarını, tutanakları arşivliyorum.
Hangi gündem maddesi hangi komisyona gitti, karar oy birliği ile mi, oy çokluğu ile mi geçti; kısacası tüm meclis işleyişini 2019 Nisan’dan vekil adaylığı için ve etik değerler sebebiyle istifa ettiğim 2023 Nisan ayına kadar satır satır kaydetmiş bulunmaktayım.
Zira kurumsal hafızanın oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü benzer konularda farklı gündem maddeleri geldiğinde, geçmiş dönemdeki sürece bakarak, daha sağlıklı yaklaşım sergilenmesini sağlamak gibi bir sorumluluğumuz da var.
--Siyasette kadın olmak?
Ülkemizde sadece siyaset ekseninde değil, her boyutta kadın olmak çok zor. Emeğiniz iki defa sömürülüyor, mevcudiyetiniz iki defa sorgulamaya tabi tutuluyor.
Sağlıklı iletişimler kurabilmek için, ister istemez insanlarla mesafelenmek durumunda kalıyorsunuz.
Cumhuriyet’e ve Atatürk’e borcumuz var.
Kadın, toplumun vicdanıdır.
Anadır, emekten yanadır.
Karanlığın gelişine karşı yüreğini miğfer yapan, kutsal varlıktır.
Tüm bu değerler bizlere bir dizi mesuliyet yüklüyor.
O nedenle mücadelede ısrar ediyorum.
O nedenle yaşamsal politikalarda toplumsal cinsiyet eşitliğini ve özgürlükleri savunuyorum.
--Sosyal kimliğinizden söz edelim ve bitirelim
Edebiyat kulüpleri, okuma grupları katılımcısıyım.
İstanbul 1 No’lu Baro bünyesinde Avukat Hakları Grubu adlı alt çalışma grubunda 43 avukat arkadaş, her ay belirlediğimiz kitapları okuyor, üzerine tartışıyoruz.
Farklı düşüncelere, analizlere mercek tutuyoruz.
İnsanları tanıma becerisi, doğru iletişimleri, empatiyi, hoşgörüyü, sabır ve cesareti beraberinde getiriyor.
Diyaloglar böyle gelişiyor, ilerliyor.
Yine İstanbul Barosu bünyesinde Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Komisyonu üyesiyim.
Kütüphane alt çalışma biriminde görevliyim.
Burada da hukuk felsefesi alanında atölye çalışmaları yapıyor, farklı üniversitelerin kürsülerinden akademisyen hocaların katılarak katkı sunduğu toplantılar ve kamplar düzenliyoruz.
Bu kapsamda biri yaz diğeri kış döneminde olmak üzere iki ayrı kamp organizasyonu yaptım ve tebliğler sundum.
Kültür, sanat etkinliklerine zaman ayırmaya çalışıyorum.
Youtube kanalım var.
Müzik üretimi yapıyorum.
SMA’lı çocuklara destek olacak faaliyetlerin içinde yer alıyorum.
Bakırköy meydanında ilk destek bağış kutusu ve dayanışma organizasyonunu biz başlattık.
SMA’lı bebeklerin yaşam hakkını çok önemsiyorum.
Bu çocuklar için elimden gelenin fazlasını ortaya koymaya çabalıyorum.
Yurt içi ve yurt dışı aksiyonlarla destek hamlelerimi sürdürüyorum.
Söyleşi nezaketiniz için teşekkür ediyor, sevgilerimi sunuyorum.