Birçoğumuz kent konseylerinin ne olduğunu, hangi amaçla çalıştığını bilmeyiz.
Hem konseyin ne olduğunu, hem de istenirse neler olabileceğine birlikte bakalım...
Kent Konseyi, kentteki önemli kişilerin, uzman olanların, ortak konular üzerinde, bir araya geldiği platformudur.
Kamu kurumları, STK, meslek örgütleri, siyasi parti, muhtarlık gibi toplumsal konularda söz sahibi olan yapılar ve şahıslar bir araya gelir ve alt gruplarını temsilen, onların fikirlerini, sorunlarını, önerilerini paylaşır.
Amaç, yaşam kalitesini bir üst basamağa taşıyıp, bulunduğu il veya ilçede yetkili en üst merci olan mülki amire ile belediye başkanına konuyu ulaştırmak, çevresini doğru noktalara onları kanalize etmektir.
Belediye başkanına bağlı olarak işleyen bu kurum da, tabi ki belediye kanununa dayanır! Burada önemli olan kişisel değil toplumsal çalışmalara imza atmaktır.
İdeolojik, cinsel, dinsel ayırım yapılmaksızın, toplumsal amaç için birleşilen bir kurumdur. Köylerdeki imece kültürü, kentlerde dayanışma bilinciyle kendini gösterir.
Kent konseyleri, bulunan yere uygun büyüklükte ve konuda komisyonlar kurarlar.
Örneğin İstanbul merkezdeki komisyon çeşidi ile Ardahan'ın veya İstanbul'un ilçesi aynı olamaz!
Komisyonların açılışı, halkın o bölgedeki talebine göre belirlenir.
Örneğin Büyükşehirde tarım konusu pek geçmez, ilçede de inovasyon konusu...
İLK ADIM BİZDEN
Epilepsi ve Yaşam Derneği olarak, Kent Konseyi bünyesine doğrudan yönetim kurulu kademesinde katılım olmasın diye düşündük.
İlk adım çalışmalarımızda il temsilcilerimiz kanalıyla mevcudiyet yaşayalım istedik.
Arkadaşlarımızı bilgilendirdik.
Şanlıurfa il temsilcimiz Ahmet Yıldırım 'Şanlıurfa'ya renk ver' dedi ve otobüs duraklarında düzenlenme yapılmasını istedi. Önerimiz komisyon kararı ile belediye meclisine taşındı ve kabul edildi.
Bundan böyle Urfa duraklarında derneğimizin ismi, sesi olacak.olacak.
DEVAMI VAR
Kocaeli il temsilcimiz Ersin Başaran, ilk etapta resmi kurumları, partileri, basını ziyaret etti.
Farkındalık yarattı, desteği örgütledi.
Mor şapkalar ile epilepsi hastalarına ve ailelerine moral verdi.
Henüz engelli komisyonunda değildi.
Yeni açılacak engelli komisyonuna müracaat etti.
Engelli komisyonu başkanı seçildi.
İl engelli komisyonundan davet geldi.
Süreç birden bire hareketlendi.
Ersin arkadaşımız tebrikleri hak etti.
SÖZÜMÜZ OLSUN
Urfa ve Kocaeli epilepsililerin sesi oldu.
Çünkü arkadaşlarımız "'Ben birşey yapamam' yerine, 'Ben ne yapabilirim' diyerek yola çıktılar.
Atatürk'ün dediği gibi 'Başarı başaracağım diye başlayıp, başardım diyebilenindir.'
Sizler de "başaracağım" diyebilecek gücü kendinizde buluyorsanız, o iş bitmiştir.
Her zaman kullandığım sözümle tamamlayalım;
"Yapacağım' diye dilinle değil yürekten söylediysen, işin yarısı bitmiş demektir.'
Sevgiler
Ebru ÖZTÜRK
Epilepsi ve Yaşam Derneği Başkanı