ünlü sanatçı Nilüfer ( Yumlu ) 04 Ocak Cumartesi akşamı Bahçeşehir Kültür Merkezi'ndeydi.

 Sanatçının hayranları salonun her santimini tamamen doldururken, konser sırasında yaşanan olaylar, atmosferin güzelliğini gölgeledi, yürekleri ağızlara getirdi.

 Sahnede aniden fenalaşan 58 yaşındaki şarkıcının apar topar kulise gitmesi, yirmi dakika kadar ambulansın ve sağlık ekiplerinin gelmesini beklemesi ve konserin 45 dakikalık gecikme ile devam etmesi gecenin dikkat çekici enstantaneleriydi.

 MERDİVENLER BİLE SATILDI

 Bahçeşehir Kültür Merkezi'nin 1219 kişilik koltuk kapasitesi hınca hınç doldu. Başakşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Nurettin Ertemel, muhtarlar, meclis üyeleri, birim müdürleri, belediye personeli ve onların aileleri de konsere yoğun ilgi gösterince bilet organizasyonunda büyük kargaşa yaşandı.

Talepte yüklenme yaşanınca, boş bırakılması gereken merdiven aralarına bile izleyici alındı. Hal böyle olunca, muhtemel bir yangın, panik, kavga ya da benzeri olayda tahliye noktası olacak merdivenlere konuklar sıralandı.

Büyük tehlikeler hiçe sayılarak karar verilen bu uygulama biçimi hem konsere gelenlerden, hem de içiçe program seyretmek zorunda kalan sanatseverlerden büyük tepki aldı.

KONSER BAŞLIYOR

 Nilüfer, bilinen çıtı pıtı haliyle ve gülümser yüzüyle saat 20.15 te sahneye geldi. üzerine giydiği kırmızı dekolte elbisenin darlığından şikayet eden sanatçı, böylesine muhteşem bir salonda Bahçeşehir halkı ile buluşmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

Repertuarında hep beraber söylenecek şarkıların seçildiğini ifade eden ünlü şarkıcı, bu gece 40 yılı aşan sanat yaşamından geçmişten bugüne kesitler paylaşacağını ve hep beraber anılarda tatlı bir yolculuk yapmayı arzuladığını dile getirdi.

 KEYİF-PANİK-üZüNTü

Salonu dolduran izleyicilerin motivasyonu ile programın ilk bölümünde coşkulu bir performansı sergileyen Nilüfer, ilk sekiz şarkı sonunda bir süre önce aramızdan ayrılan Buğra Uğur'un sözlerini yazdığı '' Kavak yelleri '' adlı parçanın sunumuna geçti.

 Eserin yazılış öyküsünü dinleyicilere aktaran sanatçının gözlerinin dolduğu gözlemlendi. Şarkının tamamlanmasının ardından bir süre sessiz kalan Nilüfer, kısık bir ses tonuyla '' Lütfen beni bağışlayın, kendimi çok kötü hissediyorum '' dedi. Sahne arkadaşlarının yardımıyla kulise götürülen Nilüfer'in geçirdiği rahatsızlık salonda bulunanları derinden etkiledi.

 AMBULANS YOK, DOKTOR YOK

 Bahçeşehir Kültür Merkezi'nde konser akşamları sabit bir ambulansın bulunması gerekiyordu, ama yoktu. Uzman bir doktorun ve donanımlı sağlık ekibinin de orada olması yönetmelikler gereği şart koşulmuştu. Ama onlar da yoktu.

Nilüfer'ün rahatsızlığından dolayı oluşan büyük panikte risk yönetimini Nurettin Ertemel üstlendi. Bir hastaneye doktor desteğini ve ambulans talebini ileten Ertemel, salona yirmi dakika sonra ulaşabilen sağlık ekiplerinin yerinde müdahalesi ile derin bir nefes aldı.

 Nilüfer'in tansiyonun 8-4 seviyelerine düşmüş ve sanatçının önceki dönemlerden kalma diğer sağlık sıkıntılarının da devreye girmesiyle ani değişim başgöstermişti.

Yapılan başarılı tıbbi müdahaleler ile ünlü şarkıcı kendine geldi ve 45 dakika aranın ardından programına devam etti.

ATATüRK RESMİ, TüRK BAYRAĞI NEREDE ?

 Konser öyle ya da böyle sona erdi. İzleyicilerin büyük alkış desteği ve samimi ilgisi Nilüfer'i kendine getirdi. Salonda dikkatimizi çeken en önemli eksiklik Atatürk resminin ve Türkiye Cumhuriyeti bayrağının görünmemesi haliydi.

Dev kolonların arkasında köşelere itilmiş iki adet Atatürk roll-up materyali gözlerimize ilişti. Mustafa Kemal'in heybetini ifade etmekten çok uzak kalan bu kalitesiz ürünlerin sembolik olarak oraya getirildikleri ve sırf adet yerini bulsun diye sergilendikleri her yönüyle belliydi.

 Halbuki kriterlere göre Türkiye Cumhuriyeti bayrağının ve Mustafa Kemal Atatürk resminin, salonun her noktasından tam ve net olarak görülebilecek şekilde gösterilmesi yönündeydi.

Konser sonunda Sayın Nurettin Ertemel'e sorularımız da bu temeldeydi.

---Sayın Ertemel, salonda Türkiye Cumhuriyeti bayrağını göremedik.