|
|
|
|
|
31 Mayıs 2018 Perşembe 14:45
|
|
|
1394
|
|
|
0
|
|
|
|
|
ADİLE YAVUZ Türkiye Kadın Motosikletçiler Kulüp Başkanı
Kadın motosikletçiler kimdir, amaçları nedir, hangi bileşenlerden oluşur, yaşam akışları nasıldır, felsefeleri, bakış açıları, duruşları ne şekilde tanımlanır sorularının cevaplarını bulmak istedik.
Bazen başını alıp gitmek istersin. Zordur, hatta imkansıza varır. Hele kadınsan, duvar iki kat kalınlaşır. Çevre, toplum, aile kriterleri ezberleri kuşatır. Yol seni bekliyordur oysa, gözün karadır. Atlarsın motoruna, basarsın pedalına, özün özgürlüğe uzanır. Mavilik siner hayatına, doğa kıskanır. O tutku senindir artık, ruhun uyanır.
|
Kulübün üçüncü, derneğin ikinci yaş günü etkinliğinde bir araya geldik. Adile başkanın zarif ifadeleriyle renklenen güzel sohbeti sizler için derledik.
Hikaye nasıl yazıldı?
Hikayemiz biraz ilginç; 2014 senesinin Aralık ayında, bir kafede arkadaş sohbeti yaparken, motor tutkumuzu, sevgimizi neden sistemli birlikteliğe, kulüp ya da dernek disiplinine taşımıyoruz gibi bir fikir tartışmaya açıldı. Bu işin düşünce kısmında benimde dahil olduğum dört kişilik bir arkadaş grubu vardı. Öneri güzeldi. Sevip sahiplendik. İlk adımlarımızın temelinde bu anı saklı.
Gecikmiş bir hamle değil mi?
Haklısınız. Türkiye’de motor kullanan çok sayıda kadın olduğunu biliyorduk. Daha önceki dönemlerde sekiz on kişilik, hatta yirmi otuz kişilik motorcu kadınlar grupları oluşmuş. Fakat, sözü edilen projeler değişik sebeplerle kitleselliğe dönüşememiş. Burada, farklı unsurların etkili olduğunu söyleyebiliriz. Kadın motosikletçilerin büyük bir çatı altında toplanma hareketi, gecikmiş bir hamledir. Umarım, bundan sonraki süreç daha olumlu şartlarda gelişir ve hacimlenir.
Kuruluş amacı neydi?
Türkiye’de kadın olmak zor. Kadın motorcular olarak trafikte yaşadığımız sorunlara karşı ortak bir güç oluşturmalıydık. Voltran örneğindeki gibi. Biz de varız demeliydik. Sokaklar, caddeler, yollar erkek hegemonyası altında. Buna itiraz ettik ve kadın motorcuları yan yana getirdik. Gücümüzü görelim, potansiyelimizi tartalım dedik. Sadece motosiklet camiasında değil, hayatın her alanında söyleyecek sözümüz var. Sivil toplum örgütleri nasıl bir cümleyle güçlü etkiler bırakıyorsa, biz de aynı yetkinliğe sahip insanlarız. Kadın motosikletçileri fark etmelerini ve kabul etmelerini arzu ediyoruz. Kuruluş amacımızın temelinde bu duygu ve düşünceler yer alıyor.
Kulüpten derneğe geçiş süreci nasıl boyutlandı?
Önce kulübümüzü kurduk. TMF statüsünün gerekliliklerine uygun ilerledik. Ardından dernek müracaatımızı gerçekleştirdik. Ülkemizin ilk kadın kulübü derneğiyiz. Türkiye Motosiklet Federasyonu ile uyumlu çalışıyoruz. Çeşitli eğitim programları düzenliyoruz. Dernek bünyemizde yetiştirdiğimiz motor sporcularını federasyonun belirlediği faaliyet takvimine göre organize ediyoruz. Belirli ölçeklerde lojistik destekler alıyoruz.
Dünden bugüne gelinen nokta nedir?
Şu an itibarıyla Türkiye genelinde 1500 kadın motorcu üyemiz aktif halde. Sayı sürekli artıyor. Bizler, bu seviyeyi asla yeterli görmüyoruz. Bir çok şehirde temsilciliklerimiz kuruldu. Çeşitli illerden temsilcilik başvuruları gelmeye devam ediyor. En dinamik temsilciliğimiz
Bursa. Orada gerçekten motor sevgisi yüksek çok sayıda kadın üyemiz var. Zonguldak ise en az kapasiteyle devam eden kentimiz. Bunun yanında, güney doğu ve doğu illerinden bireysel talepler alıyoruz. Örneğin Diyarbakır’lı bir kadın motosiklet hevesinin somuta erişmesi adına, derneğimizden destek talep ediyor. Eş ve çocuk baskısına rağmen motor sevgisinin hızla yaygınlaştığını gözlemliyoruz. Antep, Siirt gibi bölgelerden çok hoş iletişimler alıyoruz. O bölgelerde kadınların motor kullanması sanki bir suçmuş gibi değerlendiriliyor. Bu algıyı kırmak istiyoruz. Elimizden geldiğince etki yelpazemizi açık ve güçlü tutmaya çabalıyoruz.
Üye profiliniz nasıl?
Ben gelir uzmanıyım. Beşiktaş Spor Kulübü voleybol altyapı hocasıyım. TMF’de milli hakem olarak görev yapıyorum. Aramızda desinatör, mali müşavir, avukat, hemşire, turizmci, öğrenci, öğretmen, eczacı olan arkadaşlarımız bulunuyor. Yönetim kurulumuz 14 kişiden oluşuyor. Her hafta Perşembe günleri Avrupa yakasında, Cuma günleri ise Anadolu yakasında toplantı yapıyoruz. Kadın üyelerimizin yüzde 80’i evli. Erkek motosikletçilerden inanılmaz destekler görüyoruz. Hemen her etkinliğimizde yanımızdalar. Onlar bizim fahri üyelerimiz. Bir de gönüllülerimiz var. Biz büyük bir aileyiz.
Derneğinizin çalışma programı nasıl ilerliyor?
Önceliğimiz eğitim. Hem teorik hem de pratik anlamda eğitim programları düzenliyoruz. Ehliyeti olmayanlar için derslerimiz var. Ehliyeti bulunup ta, uzun yola çıkmamış, bu konuda yeterli özgüveni edinememiş arkadaşlarımıza cesaret aşılıyoruz. Grup sürüşleri yapıyoruz. Geçen yıl Muğla’ya gitmiştik. Bu yıl yaz aylarında Yunanistan turumuz olacak.
Etkinlikleri ve aktiviteleri sürekli zinde tutarak toplumsal farkındalığımızı pekiştirmek istiyoruz.
Örneğin yılbaşı kutlamalarımızı Bakırköy’de bir huzurevinde gerçekleştiriyoruz. Onlar bize alıştı, biz de onlara. Çok keyifleniyoruz. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde grup sürüşü yaptık. Çanakkale Zaferi, 29 Ekim gibi günler bizim için önemli. Durmuyoruz, turluyoruz.
Kaza riski korkutmuyor mu?
Kaza yapmayan motorcu yoktur. Genelde kaza nasıl oldu diye sorulur. 250 kilo ağırlığında bir makine ile yan yana geliyorsunuz. Sizi titretiyor. Kesinlikle çok güçlü. Kontrol edebilmek hayli zor. Ondan başkasıyla ilgilenilmesine tahammülü yok. Konsantrasyon en üst noktada toplanmak zorunda. İstanbul’da arabayla trafiği aşmak için yoğun gayret verirken, motosikletle bunu başarmak daha da büyük problem. Buna bir de yol kusurları, dikkatsizlik ve ego eklenince sorun içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Yağmur yağınca ağızları açık bırakılan mazgallara düşüp kaza yapan arkadaşlarımız var. Yakın bir zaman önce İstanbul Vezneciler’de 22 yaşında üniversite öğrencisi bir kızımız motosiklet kazasında hayatını kaybetti. Bu tip olaylar elbette çok üzücü. Dernek olarak en büyük amaçlarımızdan birisi de, kaza oranının en aza indirgenmesine ve güvenli sürüşlere katkı vermek.
Araç sürücülerinin sizlere yaklaşımı olumlu mu?
Kadın motosikletçilere saygı gösterip yol veren, desteklediğini söyleyen, bizden övgüyle bahseden bir kitle söz konusu. Bir de motorları araçtan saymayanlar var. Geçiş hakkımıza izin vermek istemeyen, baskı kurmaya çalışan bir kitleyle iç içeyiz. Kadın sürücüler rahatsız ediliyor. Çok değişik durumlarla karşılaşıyoruz. Otopark ve garaj yönetimleri motosikletlere park yeri açmak istemiyor. Oysa, motosiklet sahipleri tıpkı otomobillerde olduğu gibi vergisini, harcını eksiksiz ödeyen insanlar. Buna rağmen 1.5 metrelik makinelerimiz için yer bulmakta güçlük çekiyoruz. Bu ayırımcılığın bir an evvel son bulmasını ve özellikle İspark gibi işletmelerin konuya daha duyarlı bakmasını rica ediyoruz.
Manifestonuz nedir?
Felsefemiz yaşam için sürüş. Motor terapidir. Ölmekten değil, yaşamaktan yanayız. Bunun için bizlere olduğu kadar, kanun koyuculara, yerel yönetim mekanizmalarına ve yöneticilere de görevler düşüyor. İstanbul’da 2 milyona yakın motosiklet sürücüsü var. Bu gerçeğe uygun düzenlemeler yapılması gerekiyor. Bizler, esrar, alkol yakıştırmalarıyla aynı cümlede yer almak istemiyoruz. Amerika’daki motorculara yönelen olumsuz görüşlerin genelleştirilmesini kesinlikle reddediyoruz. İnsana saygı duyan, kurallara maksimum uyan, sorumluluk taşıyan insanlarız. Derneğimizin belirli bir iç disiplini ve prensipler manzumesi var. Bunun dışında gelişecek hiçbir oluşuma izin vermeyiz.
Başkan derneğini nasıl görüyor?
Dostuz, arkadaşız, aileyiz. Motosiklet kulübünden önce tanışmayan insanlar, kurulan samimi çatı altında yan yana geldi. Ben 657’ye tabi bir devlet memuruyum. İşime motorumla giderim. Çizmelerim, montum, tarzım şuan gördüğünüz gibidir. İşkolik bir insanım. Görevimi en iyi şekilde yapmaya çalışırım. İlk dönemlerde bazı tepkiler gelse de, sonraları alıştılar. Ön yargılar kırıldı. Türkiye’de özellikle kız çocukları baskı, dayatma altında büyüyor. Kuşatılan, kapatılan üzeri örtülmeye çalışılan şeylerin sonlanması uğruna mücadele ediyoruz. Siyaset üstü bir konumda yer alıyoruz.
Muhalifiz. Toplumun gelişmesi, aydınlanması, güçlenmesi adına düzene muhalifiz. Kadınların motosiklet aşkı çocukluk-gençlik dönemlerinde başlasa da, bir motosiklet edinmek genelde olgun yaşlara denk geliyor. Finans gücünden ziyade, bu işe adanmak, cesur davranmak ve kararlı olmak gerekiyor. Dernek olarak daha yolun başındayız. Doğru yerde, doğru hamlelerle ilerlemek amacındayız. Üniversitelerle ortak etkinlikler üretmek, çocuk istismarına, kadın cinayetlerine dur demek, kadın sığınma evleri hakkında neler yapabileceğimizi düşünmek öncelikli işlerimiz.
Engelli insanlarımıza yönelik farkındalık organizasyonları düzenliyoruz. Onları fahri üyelerimiz olarak kabul ediyoruz. Kadın motosikletçiler, evlerinde, yaşamlarında nasıl titiz ve dikkatliyse, yolda da aynı şekilde.
izlerle birlikte, dünyanın daha da güzelleşeceğine, barış ve sevginin yeşereceğine, doğruluktan ve iyilikten yana günler geleceğine yürekten inanıyoruz.
Bahçeşehir’deki motor tutkunlarına selam ve sevgilerimizi gönderiyoruz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
POPÜLER HABERLER |
|
|
|
|
SON HABERLER |
|
|
|
|
|
|