|
|
|
|
|
18 Temmuz 2018 Çarşamba 11:39
|
|
|
1337
|
|
|
0
|
|
|
|
|
Bazı profesyonel sporcular, onca antrenmana ve düzenli yaşama rağmen, kalp krizi geçirerek genç yaşta hayatını kaybedebiliyor. Kimi insanlar, davranışlarında yer tutan fazlaca kötü alışkanlıklara karşın, doksanlı yaşlara kadar hayatını sürdürüyor. Programlı, hedefe yönelik beslenen bir yetişkin, istese de kilo almakta zorlanırken, diğeri su içse yarıyor. Tüm bu değişkenlerin aslında tek sebebi var. İnsan vücudunda bulunan genetik kodlar.
|
Gentest Enstitüsü Direktörü Doktor Serdar Savaş gen biliminin ne anlama geldiğini, özelliklerini, kriterlerini ve mucizelerini anlatıyor. Gentest Enstitüsü kurucusu olan, Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Program Direktörlük görevindeki başarılarıyla tanınan, birçok akademik ödülle ve devlet nişanıyla onurlandırılan, çeşitli dillerde yayınlanmış çok sayıda bilimsel eseri bulunan Doktor Serdar Savaş ZerParola Gazetesi’ne özel konuşuyor;
100 YAŞINA KADAR YAŞAYABİLMEK
Çoğu insanın aklından geçen bir durum. 100 yaşına kadar yaşama hedefine erişmenin yolu, genetik yatkınlıklardan ve ölümcül hastalıklardan korunmayı sağlayan uygun yaşam tarzından geçiyor. Aksi durumda, hastalık eşiğine geçilmesi ve sağlık problemlerin baş göstermesi kaçınılmaz oluyor. Çok kolay bir biçimde yapılabilen gen testi, bireyin hangi hastalıklara genetik yatkınlığı olduğunu çözümlüyor. Kronik, tehlikeli hastalıklardan uzak durarak, uzun yıllar boyunca sağlıklı bir biçimde yaşayabilmek, testin sonuçlarının doğru okunmasına bağlı.
FARKI GEN HARİTASI
Birbirine benzeyen beslenme ve egzersiz alışkanlıklarına sahip insanlarda görülen hastalıklar kişisel özelliklere göre farklılık arz ediyor. Biri hastalık riskini çok daha yakın yaşarken, diğeri sağlık sıkıntıları ile ilişkilenmeden yaşamını sürdürüyor. İzah edilen ayrışmanın esas nedeni gen özellikleri. Örneğin, eşit miktarda tatlı yiyen iki kişiden biri diyabet hastası olurken, diğerinin olmaması, aynı miktarda yağ tüketen iki kişiden birisinin yüksek kolestrol nedeniyle kalp krizi geçirmesi, diğerinde kalp şikayetinin hiç görülmemesi genetik yatkınlıkla ilgili.
GEN TESTİ YAŞAM REHBERİ
Kimimizin farklı kanser türlerine, kimimizin kalp damar hastalıklarına, kimimizin ise Alzheimer’a genetik olarak yatkınlığı vardır. Kişisel savunma sistemi, Ata mirasıdır. Söz konusu hastalıkların ortaya çıkması, ilgili genlerin çalışmasını engelleyebilir. Kişi, bir hastalığa genetik yatkınlığı bulunmasına rağmen, buna uyumlu olmayan bir yaşam tarzı sürüyorsa, (akciğer kanserine yatkın bir kişinin sigara içmesi gibi) hastalık kaçınılmaz hale gelir. Bu tabloyu, ‘hastalık eşiğinin geçilmesi’ olarak tanımlıyoruz. Günümüzde ölümlerin büyük bir bölümünü oluşturan kalp hastalıkları, kanserler, diyabet, osteoporoz, beyin-damar hastalıkları, belirtilen eşiğin geçilmesi, yani genetik faktörlerin yanında yaşam tarzı ve çevre ile ilgili faktörlerin de bir araya gelmesiyle oluşuyor.
HASTALIK EŞİĞİNE GELMEDEN
Hastalık eşiğini geçmeden sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün.
Kişiler genetik yatkınlıklarını bilirler ve buna uygun bir yaşam tarzını benimserlerse, risk taşıdıkları hastalıklara karşı önlem almak kolaylaşır. Böylece yaşamlarını aile büyüklerinde ya da akrabalarında bulunan kronik rahatsızlıklardan uzakta sürdürebilirler. Biz Gentest adını verdiğimiz kişiye özel tıp modelini tam da bunun için geliştirdik. Sadece kan ve idrar örneği vererek yararlanılabilen Gentest sayesinde, kişinin genetik yapısını son derece ayrıntılı bir biçimde çıkarabiliyoruz. Buna ek olarak, çevresel faktörleri belirlemek üzere yaşam tarzı analizi de gerçekleştiriyoruz. Kalıcı yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme ve fiziksel aktivite önerileri sunuyoruz. Böylece kişiler bir anlamda kendilerine özel bir kullanım rehberi ediniyor. Ölümcül hastalıklardan korunmanın yanında, yaşlanma etkileri yavaşlatılıyor. Fazla kilolarından kalıcı olarak arınmak, düşünsel, fiziksel, cinsel performansları belirgin şekilde artırmak kolay hale geliyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
POPÜLER HABERLER |
|
|
|
|
SON HABERLER |
|
|
|
|
|
|