.
 

Köşe Yazarları
  Yorum Yap     Arkadaşına Gönder     Yazdır
     

ÖDÜL VE CEZA

ŞULE YURCU

Yıllardan beri “ödül ve ceza” yı tartışıyoruz, verelim mi? ödül ve ceza kalkmalı mı? Zararı var mı? Bunca yıl ödül ve cezayı kullandık. Nereye ulaştık? Demokratik ortamlarda ödüle, cezaya yer var mı? Sorular uzayıp gider.

Her Pazar Doğan Cüceloğlu’nun televizyon Programlarını izlerim. Yine günlerden bir pazardı ve Doğan Hoca, Polat beyle yaptığı söyleşiye bir de son zamanlarda yıldızı parlayan PDR uzmanı Dr. ümit Polat ta katılmıştı. çocuk Eğitim Pedegojisinde “Doğru Bildiğimiz Yanlışlar” adlı söyleşisine katıldığım hayran kaldığım bu genç adam ile tartışılan konu tam da buydu “ödül- Ceza, iyiden iyiye kulak verdim. Bahsedilen, ödül ve cezanın uzun vadede hiç yararının görülmediğiydi. Zamanı boşa geçirmekten başka bir sürü de yarar sağlamayan yönü tartışılıyordu. Birden bu fikre katıldığımı ve candan, yürekten desteklediğimin farkına vardım. Yıllardan beri uygulanan ödül ve cezanın insanlığı getirdiği terbiyeye yönelik yararı neydi? İç disiplinin oluşmasına öz değerlendirme yapabilmeye katkısı var mıydı? Hayır! Hem de koca bir hayırdı! öyleyse yerine ne koymalıydı? Beklediğimiz iç disiplin geliştirmeye öz değerlendirme farkındalığının yaratılması için uygulanması gereken yöntem neydi? İşte özgür Polat bundan bahsediyordu. “Bedel ödemek.” İnsanoğlu bedel ödediği zaman farkına varıyordu yaptığı işin doğruluğuna veya yanlışlığına! öğrenen insan, bedel öderse eğer yaptığı işin farkında olur. Olumlu ya da olumsuz bedel, her ikisi de farkındalığı sağlıyor, “doğa” hiç esnemez, esnemeyi de sevmez. Annelik babalık “doğa” gibidir, esnememesi gerekir. çocuğunun bedelini ödeyerek farkındalığını geliştirmesine ortam sağlamalıdır. Ancak tüm yetişkinler her insanın fiziksel bedel ödememesi için gerekli önlemleri önceden almalıdır. Korumacı anneler ve babalar yukarda bahsettiğimiz anlayıştan uzak olup hem yavrusuna hem de kendisine büyük zarar verir. Sözlerimi bitirmek istediğim şu son cümle de yukarda yazdıklarımı etkili bir şekilde açıklıyor.

 

ülkemizde çoğunlukla çocuklar, peri masalları ve sonsuza kadar mutluluk hika-yeleriyle ve anne- babaların korumacı yaklaşımlarıyla büyüyor. Daha sonra da dış dünyada karşılaştığı problemlere kolay ve sihirli çözümler istiyor. Oysa gerçek yaşamda problemlerimizi tanımlamak, çözümler üretebilmek, yaşamı mutlu kılmak için çaba sarf etmek, emek harcamak gerekiyor. Bu da olumlu olumsuz ödediğimiz bedellerin bileşkesiyle gerçekleşiyor.

 
Yorumlar
Yorum Yap






Bu habere henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yap'a tıklayarak ilk yorumu sen yapabilirsin.









 
 
 
KÖŞE YAZARLARI
İbrahim Dinç
Selfie Siyasetçileri
Erol Turan
Eğitimde Küba Farkı
Esat Korkmaz
Pandora’nın Kutusu
Ebru Öztürk
Kuruluştan Yükselişe
Şirvan Yücel
Merak Dedikleri
Hakan Zat
Muhalefet Meclis Üyeliği Ve Önemi
POPÜLER HABERLER
SOĞUK HAVALARA ...
TECRİT İNSANLIK...
ŞELALE’DE GİZLİ...
DEVRİMCİ BOYUN ...
(Miracın Kutlu ...
EPİLEPSİ FARKIN...
KENT ASALAKLARI
MERAK DEDİKLERİ
TÜRK DİLİNE AÇI...
Tümü
SON HABERLER
PANDORA’NIN KUT...
SELFİE SİYASETÇ...
KURULUŞTAN YÜKS...
BİR ŞAH OLSAM
Tümü
Haber bilgisinin gönderileceği e-posta adresini giriniz.
  Gönder  
 
  İptal  
 
 
rss facebook  Twitter

Gündem | E - Gazete | Köşe Yazarları | Vip Röportaj | Referanslar | Bize Ulaşın
ANASAYFA | FOTO GALERİ | VİDEOLAR | ANKETLER | KÜNYE | SİTENE EKLE | İLETİŞİM


Pikare 2024
Yeniliklerden Haberdar Olmak İçin
Valid CSS! Valid XHTML 1.0 Transitional