Olayın hikayesi 2011 yılından başlıyor.
Başakşehir Belediye Meclisi 09-09-2011 tarihli birleşiminde, Şelale Park alanında yapılması düşünülen değişikliklerle ilgili teklif, oybirliğiyle karara bağlanıyor.
Mevlüt Uysal, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 18.maddesi e bendine uygunluk kriterine sarılarak 40 dönümlük Şelale Park ile ilgili planlarını devreye sokuyor.
Bir zamanlar kent halkının yürüyüş, spor, dinlenme alanı olan Şelale Park’ın ortasına devasa bir restaurant işletmesi dikiliyor.
Yeşil alan ticarileşiyor.
Parka adını veren şelale, kafeteryanın teras bölümüne ilişkilendiriliyor.
Kamu yararı bitiyor, tüccar mantığı geliyor.
DAVA SÜRECİ
Başakşehir Belediyesi’nin CHP’li meclis üyeleri 2011 yılında, yürütmenin durdurulması ve ruhsatın iptali için İstanbul 1.İdare Mahkemesi’ne dava açtı.
Mahkeme heyeti dosyaya bilirkişi atadı.
Yerinde yapılan bilirkişi incelemesi ve hazırlanan raporda;
“Söz konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli planda park + spor alanı olarak plana işlendiği, başka bir yapının yer almadığı, plan notlarında park ve spor alanıyla ilgili plan notunun olmadığı, park + spor alanı donatısı üzerine büfe ve wc gibi yapı yapılmayacağı, park ve spor alanının otopark alanına dönüştüğü ve plan park alanı donatısının azaldığı, bunun plan tadilatı gerektirdiği, dava konusu inşaat ruhsatının bulunduğu, bölge mevcut imar planlarına uygun olmadığı, dava konusu inşaat ruhsatının imar mevzuatına uygun olmadığı, dava konusu inşaat ruhsatının şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olmadığı” belirtildi.
İstanbul 1. İdare Mahkemesi, davacı konumundaki CHP’li meclis üyelerinin gerekçelerini haklı buldu.
25.11.2013 tarihinde verdiği kararda, Şelale Park’ta yer alan bir taşınmaz için verilen 16.02.2012 gün ve 100 numaralı inşaat ruhsatının imar mevzuatına uygun bulunmadığı sonucuna varıldı. Başakşehir Belediyesi tarafından verilen inşaat ruhsatının iptaline karar verildi.
Başakşehir Belediyesi kararı temyiz etti.
Dosyayı inceleyen Danıştay 6. Dairesi,
İdare Mahkemesi kararını yerinde bularak 13.10.2014 tarihinde kararı onadı.
Bunun üzerine Başakşehir Belediyesi, 2015 yılı Ocak ayında karar düzeltme talebinde bulundu.
Dosya karar düzeltme talebiyle Danıştay’da iken, bir yılı aşkın süredir işletilmeyen mekanın ruhsatı iptal edildi.
Danıştay incelemesinin devam ettiği süreçte Başakşehir Belediyesi, Şelale Park restaurant kafe işletmesini belediye sosyal tesisi adıyla yeniden hizmete açtı.
DEVAMINDA
Başakşehir Belediyesi Danıştay’dan gelecek kararı öngördüğü ve hukuken başka bir yol kalmadığı için, tesisin devamlılığını sağlamak adına sosyal tesis çözümüne sarıldı.
İşletmeyi, belediyenin şirketi Başakkent A.Ş’ye vererek, kamu yararına bir iş yapıyormuş algısı yaratmaya çalıştı.
Mola Cafe ismiyle mekan hizmete devam etmeye başladı.
10 Ocak 2019 tarihinde, Danıştay 6. Dairesi, “Kararın düzeltilmesini isteminin reddine” karar verdi.
Başakşehir Belediyesi, davalar hiç açılmamış, ruhsat iptal edilmemişçesine davranarak işletmeyi açık tutmaya devam etti.
DEVİRLER BAŞLIYOR
Söz konusu gelişmeler açık ve net dille, restaurant bölümünün kapatılması, yapının park içinden sökülüp yerinden kaldırılmasını gerektirirken, 2021 yılının Haziran ayında imza altına alınan sözleşmeyle mekan işletmesi özel şirkete devredildi.
Tabelalarda Başakşehir Belediyesi Sosyal Tesisleri olarak geçse de, işletme özel firmaya kiralandı.
Bir süre sonra kiracı çıktı.
Organizasyonu yeniden Mola Cafe devraldı.
2024 yılının Kasım ayında Şelale Park Turizm Organizasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adlı başka bir şirkete devir sağlandı.
Başakşehir Vergi Dairesi 8500749851
NE OLACAK
Onca yıl verilen hukuki mücadele ve hukuken elde edilen kazanımlara rağmen, proje eski haliyle, itirazlara konu olan şekliyle ve teknik bakımdan aykırı özellikleriyle faaliyetini sürdürmeye devam ediyor.
Dava açma sebepleri sıralanırken;
• Söz konusu yapının Şelale park için çok büyük olduğunu ve rekreasyon alanı yoğunluğunu aştığı,
• Mevzuata uygun inşa edilmediği,
• Parkın bütünlüğüne ve kullanımına zarar verildiği,
• Parka hizmet edecek bir yapı olmaktan ziyade parkı kendi bahçesi gibi kullanan bir yapı olduğu ifade edilmişti.
Proje, imar mevzuatına ve şehircilik ilkelerine aykırıdır.
Sakıncalar, kuralsızlıklar, hukuksuzluklar giderilmedi.
Halk tarafından kullanılması gereken yerler, ticari işletmenin kullanım alanı haline geldi.
Yürüyüş parkurlarını, spor alanlarını araçlar işgal etti.
Gezinti bölümleri otopark yerine çevrildi.
Parkın içine araç giriş çıkışı yapılması, modern şehircilik anlayışıyla bağdaşmayacak görüntüler veriyor.
Hem güvenli değil, hem yasal değil.
SORUYORUZ
-Bahçeşehir’de restaurant, kafeterya ihtiyacı var mı?
-Var olduğunu düşünüyorlarsa, böyle bir tesisi, belediye mülkiyetinde olan, Şelale Park’ın hemen yanında bulunan ve fonksiyonunu “ihtiyaç yok gerekçesiyle” Belediye Hizmet Alanı’ndan, Özel Sağlık Tesis Alanı’na çevirdikleri parselde neden yapmadılar?
-Şelale Park’ta;
Parkın asli unsurlarından biri olan havuz ve şelale alanı, neden işletmenin hizmetine tahsis edildi?
-Parkın önemli miktarda yeşil alanı parkın ana amacı doğrultusunda kullanılmayıp, neden işlevsiz hale getirildi?
Karşımızda duran işletme, bu günkü haliyle, sosyal bir tesis değil, ticari bir tesistir.
Bu tesisin kullanıcıları, kilometrelerce uzaktan özel araçları ile tesisin kapısına kadar gelip, 20 metre bile yürümeden mekana girmektedir.
Tesis, ticaret fonksiyonuna sahip bir başka parselde yapılması ve parka hizmet etmesi gerekirken, otoparkıyla birlikte parkın göbeğine yerleştirilmiştir.
Parkın doğal yapısına ve fonksiyon kalitesine zarar veren tesis cüssesinin acilen kapatılması gerekmektedir.
Park içine açılan araç yolları kapatılmalıdır.
İnsanların spor yapma bölgesinde araçların ne işi vardır?
Otoparklar kimin faydasınadır?
DEPREM TOPLANMA ALANI
Başakşehir Belediyesi Şelale Park’ı deprem toplanma ve acil afet yönetimi alanı olarak tanımlamıştır.
Park, olası bir deprem durumunda binlerce insanın sığınacağı, toplanacağı, konaklayacağı, yaşam hakkını savunacağı, sağlık desteği ve lojistik çözüm bulacağı merkez bir alandır.
HESAP ORTADA
Şelale Park yaklaşık 40 dönüm.
Rekreasyon alanı fonksiyonunda yer aldığı için %5 i geçmeyecek şekilde düşük yoğunluklu prefabrik yapılar için elverişli.
Yani toplam 2 bin metrekarelik hafif bir yapılaşmaya uygun. Parkın içinde yer alan Bahçeşehir Tenis Kulübü, bu kotanın önemli bir kısmını tüketmiş durumda.
Söz konusu restaurant alanı ile birlikte Şelale Park yapılaşma oranı %17 lere kadar tırmanıyor.
Bu durum, parkın asli fonksiyonu olan sosyal donatı hüviyetiyle çelişen bir tabloyu simgeliyor.
Bir başka ifadeyle Başakşehir Belediyesi, yargı tarafından usulsüzlüğü onanmış bir projeyi, sürekli tabela değişimleriyle, isim yenilemeleriyle, işletme devirleriyle ayakta tutmaya ve gücü elinde tutmaya çalışıyor.